Kpds Kelimeleri

• loom: f. karaltı gibi görünmek, belli belirsiz görünmek i. dokuma tezgâhı
• loose: f. serbest bırakmak s. gevşek zf. gevşek olarak
• loot: f. yağmalamak i. yağma, vurgun, talan, ganimet, kanunsuz kazanç
• loquacious: s. konuşkan, dilli, geveze
• lottery: i. piyango
• lovesick: s. aşk hastası, sevdalı
• low-brow:
• low-necked:
• low-pitched: pes, heyecansız, alçak sesli
• loyal: s. sadık, vefalı
• lubricate: f. yağlamak
• lucid: s. anlaşılır, açık, berrak, aklı başında
• lucifer: i. şeytan, Venüs [astr.], sabah yıldızı [astr.]
• luck: i. şans
• lucrative: s. kârlı, kazançlı
• ludicrous: s. gülünç, komik
• lukewarm: s. ılık, ilgisiz
• luminary: i. ışık saçan şey, aydın, ışık, bilge
• lunacy: i. delilik, cinnet, çılgınlık
• lure: f. cezbetmek, yemlemek, ayartmak i. yem, tuzak, çığırtkan, cazibe
• lurk: f. pusuya yatmak, gizlenmek
• luscious: s. tatlı, lezzetli, ağız sulandıran
• lyrics: i. lirik güfte
• macabre: s. ölümle ilgili, ölüme ait, ürkütücü
• macadam: i. şose
• machination: i. entrika, dolap
• mackerel: i. uskumru
• maelstrom: i. büyük girdap (norveç), yıkıcı güç
• magistrate: i. sulh hakimi, adliye yüksek memuru, polis mahkemesi hakimi
• magnanimity: i. yücelik, bağışlayıcık, alicenaplık
• magnet: i. mıknatıs
• magnification: i. büyütme
• magnificent: s. görkemli, azametli
• magnitude: i. büyüklük, önem, kadir [astr.]
• maid: i. hizmetçi, kız
• maim: f. sakatlamak
• maintain: f. sürdürmek, sağlamak
• maintenance: i. bakım, onarım, nafaka, geçindirme, koruma
• majority: i. çoğunluk
• make-believe: i. inanmış numarası, yalandan inanma s. samimi olmayan, sahte, sahtekâr
• makeshift: i. geçici önlem, geçici çözüm s. eğreti, geçici, geçici önlem türünden
• maladjustment: i. uymama, uyumsuzluk
• malady: i. hastalık, illet
• malcontent: s. hoşnutsuz, tatminsiz, şikâyetçi
• malevolent: s. kötü niyetli, art niyetli, kindar, kötücül
• malign: f. iftira etmek, çamur atmak, dil uzatmak s. kötücül, kötü, habis
• malleable: s. tokmaklanabilir, dövülebilir, yumuşak, uysal
• malnutrition: i. yetersiz beslenme, gıdasızlık, beslenme bozukluğu
• malodorous: s. kötü kokulu, pis kokulu
• malpractice: i. yolsuzluk, görevi kötüye kullanma, yanlış tedavi