En çok kullanılan kelimeler
En çok kullanılan fiiller
Boşluk doldurma (kelimeler)
Boşluk doldurma (fiiller)
Kelime tamamlama
Fiil tamamlama
Kelime Eşleştirme
Fiil Eşleştirme
Kelime Telaffuzları
Fiil Telaffuzları
Fiil çekim testleri
|
Sıfatlar ve edatlar
-
absent from: f. bulunmamak s. yok, bulunmayan, devamsız, dalgın
-
accused of: i. sanık, bir şeyle suçlanan
-
accustomed to: s. alışılmış, alışmış, alışkın, alışık
-
acquainted with: s. tanışmış, tanışık
-
addicted to: tutkun
-
afraid of: s. korkan, çekinen
-
allergic to: s. alerjik, bir şeye alerjisi olmak
-
amazed at: s. hayret etmiş, şaşırmış
-
amazed by: s. hayret etmiş, şaşırmış
-
angry at: s. kızgın, kızmış, hırslı, öfkeli, hiddetli, iltihaplı, kızarmış, fırtınalı
-
angry with: kızgın, kavgalı, dargın
-
annoyed at: s. rahatsız olmuş, sinirlenmiş, kızgın
-
annoyed with: s. rahatsız olmuş, sinirlenmiş, kızgın
-
anxious about: s. endişeli, kaygılı, huzursuz; istekli, hevesli, can atan
-
ashamed of: s. utanan
-
associated with: ilgili, ilişkisi olan, birlikte anılan
-
astonished at: s. afallamış
-
astonished by: s. afallamış, şaşırmış, hayrete düşmüş
-
attached to: s. bağlı, ekli, takılı, yapışık, bitişik, sabit
-
aware of: s. farkında, farkında olan, haberdar, uyanık, tetikte
-
bad at: bir konuda başarısız olmak, kötü olmak
-
beneficial to: s. yararlı, hayırlı, faydalı; kârlı, kazançlı; mülkten yararlanma hakkıyla ilgili (hukuk),
-
blessed with: s. sahip olan
-
boastful for: s. övüngen, böbürlenen, övünen
-
bored by: s. sıkılmış, bunalmış, bıkkın
-
bored with: s. sıkılmış, bunalmış, bıkkın
-
brilliant at: s. parlak, keskin zekâlı, berrak, ışıl ışıl, zeki, parlak zekâlı, görkemli
-
busy with: s. meşgul, yoğun, faal, işlek
-
capable of: s. kabiliyetli, ehliyetli, yetenekli, kapasiteye sahip, duyarlı, etki altında kalabilen; becerikli
-
careful about: dikkatli olmak, dikkat etmek
-
careful of: dikkatli olmak, dikkat etmek
-
careful with: dikkatli olmak, dikkat etmek
-
certain about: f. emin olmak
-
characteristic of: i. özellik, nitelik, vasıf s. karakteristik, tipik, özgün
-
clever at: s. zeki, akıllı, cin gibi, zarif, becerikli, yetenekli; esprili
-
cluttered with: s. darmadağın
-
committed to: f. bağlanmak, taahhüt altına girmek, adanmış, kendini adamış
-
composed of : bir şeyden oluşan, meydana gelen
-
concerned about: s. ilgilenen, ilgili, meşgul, kaygılı, endişeli
-
connected to: s. bağlı, ilgili, birleşik, bitişik, ilişkili, akraba, yakın
-
connected with: s. bağlı, ilgili, birleşik, bitişik, ilişkili, akraba, yakın
-
conscious of: s. bilinçli, farkında, kasti, uyanık, bilinciyle, kastiyle; inançlı
-
content with: s. hoşnut, memnun, hazır, razı, olumlu
-
convinced of: s. ikna olmuş, inanmış
-
coordinated with: uyumlu, işbirliği içerisinde, koordineli
-
crazy about: s. çıldırmış, çılgın, deli, mecnun; derme çatma; salak, aptalca; karmaşık
-
crowded in: s. kalabalık, dolu, sıkışık; olaylı
-
crowded with: s. kalabalık, dolu, sıkışık; olaylı
-
curious about: s. acayip, garip, ilginç, tuhaf; ilgili,meraklı,
-
dedicated to: s. ithaf olunmuş, verilmiş
-
delighted about: s. memnun, mutlu, keyifli, hoşnut
-
delighted at: s. memnun, mutlu, keyifli, hoşnut
-
derived from: türemiş, kaynaklanan
-
devoted to: s. sadık, bağlı, fedakâr, özverili; üzerine titreyen
-
different from: s. farklı, başka, değişik; diğer; çeşitli,
-
disappointed in: s. bozuk, hayal kırıklığına uğramış, kırgın, ümidi kırılmış
-
disappointed with: s. bozuk, hayal kırıklığına uğramış, kırgın, ümidi kırılmış
-
discouraged by: cesareti kırılmış, cesaretini yitirmiş
-
discouraged from: cesareti kırılmış, cesaretini yitirmiş
-
discriminated against: ayrımcılık yapılan, kayrılan, kıyak geçilen
-
dissatisfied with: s. tatminsiz, hoşnutsuz, memnuniyetsiz
-
divorced from: s. boşanmış, ayrılmış
-
done with: işi bitmiş, işini tamamlamış
-
doubtful about: s. şüpheli, kuşkulu, kararsız, tedirgin, sonucu kuşkulu
-
dressed in : kıyafet giymiş, giyimli
-
eager for: hevesli, istekli, can atan, düşkün
-
eligible for: s. nitelikli, uygun, geçerli, seçilebilir
-
encouraged with: cesaretlendirilmiş, teşvik edilmiş
-
engaged in: s. bağlanmış, nişanlı, rezerve, tutulmuş, meşgul, dolu
-
engaged to: nişanlı, bağlı
-
enthusiastic about: s. ateşli, coşkulu, hevesli, istekli, can atan
-
envious of: s. gıpta eden, kıskanan, kıskanç
-
equipped with: s. donanımlı, donatılmış, kuşanmış
-
excellent at: s. mükemmel, kusursuz, nefis, üstün, seçkin ünl. mükemmel
-
excellent in: s. mükemmel, kusursuz, nefis, üstün, seçkin ünl. mükemmel
-
excited about: s. heyecanlı, coşkulu, heyecanlanmış, telaşlı, hararetli, uyarılmış
-
experienced in: s. deneyimli, kaşarlanmış, tecrübeli, usta, görmüş geçirmiş, görgülü
-
exposed to: s. korunmasız, açık, maruz, ortada, ışığa tutulmuş (film)
-
faced with: karşı karşıya kalmış, yüzleşmiş
-
faithful to: s. sadık, vefalı, bağlı, doğru, dürüst, içten, güven veren, imanlı, mümin
-
familiar with: i. arkadaş, yakın dost, samimi arkadaş, koruyucu ruh s. tanıdık, aşina, yaygın, alışık, bilinen, alışılmış, yakın, samimi, içten, laubali, içli dışlı, senli benli, teklifsiz, doğal davranışlı
-
famous for: s. ünlü, meşhur, tanınmış, mükemmel, tatminkâr
-
fed up with: bıkmış
-
filled with: s. dolu, dolmuş
-
finished with: bitmiş, cilalı, sona ermiş, tamam, tamamlanmış, hazır, işlenmiş, tükenmiş, mükemmel
-
fond of: düşkün, seven, aşırı, abartılı, pervasız
-
free from: bedava, ücretsiz, parasız, vergiden muaf, boş, aletsiz zf. serbestçe, ücretsiz, parasız
-
free of: muaf, samimi, açık, doğal, bedava, ücretsiz, parasız, vergiden muaf, boş, aletsiz zf. serbestçe, ücretsiz, parasız
-
friendly to: dostça, arkadaşça, cana yakın, samimi, sokulgan, yardımsever, arkadaş canlısı, sıcak i. dostluk maçı
-
friendly with: dostça, arkadaşça, cana yakın, samimi, sokulgan, yardımsever, arkadaş canlısı, sıcak i. dostluk maçı
-
frightened by: korkmuş, ürkmüş, dehşete düşmüş
-
frightened of: korkmuş, ürkmüş, dehşete düşmüş
-
full of: dolu, bir şeyle dolu
-
furious about: şiddetli, kızgın, tepesi atmış, azgın, öfkeli, gözü dönmüş, hiddetli
-
furnished with: mobilyalı, dayalı döşeli
-
generous about: cömert, eli açık, yüce gönüllü, bol, zengin, verimli, bereketli
-
generous with: cömert, eli açık, yüce gönüllü, bol, zengin, verimli, bereketli
-
gentle with: kibar, nazik, hoşgörülü, anlayışlı, uysal, yumuşak
-
good at: hayır s. iyi, güzel, hayırlı, yararlı, sağlığa yararlı, dolu dolu, çok, uslu, sağlam, emin ünl. peki
-
grateful to: minnettar, memnun, teşekkür borçlu, tatminkâr, müteşekkir, verimli, makbul
[ 1 ] 2 | sonraki >>
|