- Would you let me finish please?
- Can't we just enjoy our food ?
- Okay, enjoy your food, but I have something, I want to say anyway.
- Lütfen bitirmeme izin verir misin?
- Sadece yemeğimizin tadını çıkaramaz mıyız?
- Tamam, yemeğinin tadını çıkar, ama yine de söylemek istediğim bir şeyim var.
- It looks delicious. Let's finish it. Anyway, you looked so cool when you slapped me last night.
- lf you don't wake up, I will kick you.
- What if that still doesn't work?
- Then I'll die.
- Lezzetli görünüyor. Hadi bitirelim şunu. Neyse, dün gece beni tokatladığında çok havalı görünüyordun.
- Eğer uyanmazsan, seni tekmelerim de.
- Ya eğer bu da işe yaramazsa?
- O zaman ölürüm.
- Can we have code names too?
- If you want. Okay.
- But don't try and kidnap me or anything... cause my step-uncle's a bounty hunter and he could have you tracked and killed.
- Kod adlarımız da olabilir mi?
- Eğer istiyorsan. Tamam.
- Ama beni kaçırmayı denemeye kalkma... çünkü üvey-amcam maaşlı bir avcıdır ve seni takip ettirip öldürebilir.
- Thank you for coming to our disco club. l'm your host for tonight, and first l give my regards for everyone. Hello! Let me introduce you to the boss.
- Klübümüze geldiğiniz için teşekkür ederiz. Bu geceki ev sahibiniz benim, ve herkese saygılarımı sunuyorum. Merhaba. Sizi patronla tanıştırayım.
- Who... who're you?
- Don't you recognize me? l saw you that night and you didn't kill me. You only hit me and threw me aside. l'm the only survivor that night. You saved my life.
- Kimsin... sen kimsin?
- Beni tanımadın mı? O gece seni gördüm ve sen beni öldürmedin. Sadece bana vurdun ve beni bir tarafa attın. O geceden tek kurtulan benim. Hayatımı kurtardın.
- Tell us who you will marry. Choose one of us! If you want a merry an handsome lady, give me a sign. Maybe you prefer a more settled and boring type.
- Kiminle evleneceğini söyle bize. Seç birimizi! Eğer güzel bir bayanla evlenmek istiyorsan, bana bir işaret ver. Belki de daha olgun ve sıkıcı birini tercih edersin.
- Shit, they don't even have toilet paper .
- Kill her!
- Don't kill me, please.. l swear l won't leak a word.
- Dragon Screw you! Give me the gun!
- No...Can't leave a living mouth...
- Kahretsin, tuvalet kağıtları bile yok.
- Öldür onu!
- Beni öldürme, lütfen... Yemin ederim, bir kelime bile sızdırmam.
- Dragon kahrol! Ver şu silahı!
- Hayır... yaşayan bir ağız bırakamam ...
- Are you mad at me because my hair gel smells? Because I said your handwriting is childlike?
- No. That made me feel precious. Because he's always correcting people's grammar?
- Jölem kokuyor diye mi bana kızgınsın? Yoksa elyazın çocuksu dedim diye mi?
- Hayır. Bu beni değerli hissettirdi. Çünkü her zaman insanların gramerini düzeltiyor.
- John it wasn't easy for me to come here today, but I think it's very important that there'll be no misunderstanding between two of us. My daughter is the most precious thing in the world to me.
- John, bugün buraya gelmek benim için hiç kolay değildi, ama sanırım ikimizin arasında hiç bir geçimsizlik olmaması çok önemli. Kızım benim için dünyadaki en önemli şeydir.