go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 3404 kişi  07 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

if

i. şüphe, şart
bğ. eğer, ise
  • - why don't you shut the fuck up and let me make the decisions.
    - All right, all right. You want to hang yourself, go ahead! I got some more rope back here if you need it.
    - Neden sesini kesmiyorsun ve bırakmıyorsun da kararları vereyim?
    - Tamam tamam. Eğer kendini asmak istiyorsan, hiç durma! İhtiyacın varsa, biraz daha ip var burada.
  • - Why shouldn't she be conspicuous? She made an awful marriage, but should she hide her head? Should she slink around as if she disgraced herself?
    - She's had a sad life.
    - Neden ortalığa çıkmıyor? Kötü bir evlilik yaptı ama kafasını saklamak zorunda mı? Rezil olmuş gibi kendini gömmek zorunda mı?
    - Üzücü bir hayat yaşadı.
  • - What are you doing? - I can't go if you're mad.
    - Ne yapıyorsun? - Kızgınsan gidemem.

  • - They were nylon and had lace up the sides and they're badly torn.. as if they've been ripped apart by powerful hands The label reads..."Smart Shop, Phoenix, Arizona."
    - Naylonlardı ve kenarlarında dantel vardı ve fena şekilde yırtılmışlardı... sanki çok güçlü eller tarafından parçalanmışlardı. Etikette ... "Smart Shop, Phoenix, Arizona." yazıyordu.
  • - How can I help?
    - Just go along, as if you know nothing.
    - Nasıl yardım edebilirim?
    - Bir şey bilmiyormuş gibi davran.
  • - Excellent, sir. If you'd step this way... Now my knight has chosen his armor.|Shouldn't we be on our way?
    - Well, Trubshaw's a man worth meeting.
    - Mükemmel, efendim. Bu taraftan gelirseniz... Şimdi şövalyem silahını seçti. Yola çıkmamız gerekmiyor mu?
    - Eh, Trubshaw buluşmaya değer bir adam.
  • - Mafia is famous for stealing shipments of merchandise.
    - For real? So if you and l hijack a truck of Tommy Hilfiger sportswear and sell it on the street... we become mafia?
    - Mafya, sevkedilen ticari malları çalmasıyla meşhurdur.
    - Gerçekten mi? Yani seninle ben Tommy Hilfiger marka bir kamyon dolusu spor kıyafetini çalsak ve bunları sokakta satsak... mafya mı oluruz?
  • - It looks delicious. Let's finish it. Anyway, you looked so cool when you slapped me last night.
    - lf you don't wake up, I will kick you.
    - What if that still doesn't work?
    - Then I'll die.
    - Lezzetli görünüyor. Hadi bitirelim şunu. Neyse, dün gece beni tokatladığında çok havalı görünüyordun.
    - Eğer uyanmazsan, seni tekmelerim de.
    - Ya eğer bu da işe yaramazsa?
    - O zaman ölürüm.
  • - Can we have code names too?
    - If you want. Okay.
    - But don't try and kidnap me or anything... cause my step-uncle's a bounty hunter and he could have you tracked and killed.
    - Kod adlarımız da olabilir mi?
    - Eğer istiyorsan. Tamam.
    - Ama beni kaçırmayı denemeye kalkma... çünkü üvey-amcam maaşlı bir avcıdır ve seni takip ettirip öldürebilir.
  • - Did anybody accept bribes?
    - I don't know. But I never did, not even a penny. I wouldn't become a cop if I wanted to get rich.
    - Kimse rüşvet aldı mı?
    - Bilmiyorum. Ama ben hiç almadım, tek bir kuruş bile. Zengin olmak isteseydim, polis olmazdım.
  • - Tell us who you will marry. Choose one of us! If you want a merry an handsome lady, give me a sign. Maybe you prefer a more settled and boring type.
    - Kiminle evleneceğini söyle bize. Seç birimizi! Eğer güzel bir bayanla evlenmek istiyorsan, bana bir işaret ver. Belki de daha olgun ve sıkıcı birini tercih edersin.
  • - We wish we could believe him. If what he said was true.. it would be hot news. Tycoon's Prodigal Son Bribed Police! How does that sound?
    - Keşke ona inanabilseydik.Söylediği şey doğruysa... bu gerçekten sıcak haber olurdu. Tycoon'un Müsrif Oğlu, Polise Rüşvet Verdi! Kulağa nasıl geliyor?
  • - Which one are you concerned about?
    - If I had to indicate my preference, I'd choose Margaret. Who's your tailor?
    - Kaygılandığın hangisi?
    - Eğer tercihimi göstermem gerekseydi, Margaret’i seçerdim. Sizin terziniz kim?
  • - If you want to divert the blood you have to engage the reasoning sector.
    - I'm trying.
    - You're reacting emotionally.
    - Kanı yönlendirmek istiyorsan, muhakeme bölgesini kullanman gerek.
    - Deniyorum.
    - Duygusal olarak tepki veriyorsun.
  • - Joey! Let him pay for the drinks.
    - l'd punch you right in the nose, if l wasn't afraid you'd break my jaw.
    - Joey! Bırak içkileri ödesin.
    - Çenemi kırmandan korkmasaydım, tam burnuna bir yumruk atardım.
  • - You seem like a good woman. If you're so in love with him, why don't yo gallop off and rescue him? Will you run and hide again?
    - İyi bir kadına benziyorsun. Madem ona bu kadar aşıksın, neden koşup onu kurtarmıyorsun? Yine kaçıp saklanacak mısın?
  • - That's the fiirst question people ask. Have I ever killed anyone? So casually, like asking me what kind of car I drive. Why don't they ever ask if I ever saved anyone?
    - Have you? Saved anyone, I mean.
    - İnsanların ilk sorduğu soru bu. Kimseyi öldürdüm mü? Ne tür araba kullanmdığımı sormak gibi, o kadar teklifsizce. Neden hiç bir zaman birini kurtardım mı diye sormuyorlar?
    - Yaptın mı? Birini kurtardın mı yani?
  • - Be human! Why should we hurt him? He´s done us no harm.
    - You want everybody happy.
    - I don´t believe in making anybody unhappy if I don´t have to.
    - İnsan ol! Niye canını acıtalım ki? Bize bir zararı dokunmadı?
    - Herkes mutlu olsun istiyorsun.
    - Zorunda kalmadığım sürece kimseyi mutsuz etmeye inanmıyorum.
  • - First you'll attempt to invade Charleston harbour. If you're good enough to evade further pursuit, you're going to attempt to sink shipping right here.
    - İlk önce Charleston Limanını istila etme girişiminde bulunacaksın. Eğer daha fazlası için paçayı kurtarabilirsen, gemileri tam burada batırmaya çalışırsın.
  • - I killed them both, all right? Does that make you feel good? Is that better?
    - Don't. What are you doing? Please don't kill me.
    - I'm having a little trouble pulling the trigger.
    - Of course you are. Because you're not a killer. You're a nice boy who's very upset. Look, if you shoot me, the cops will find out. They'll put you away until you're very fucking old.
    - İkisini de öldürdüm, tamam mı? Bu seni iyi hissettirdi mi? Daha iyi mi?
    - Yapma! Ne yapıyorsun? Lütfen beni öldürme.
    - Tetiği çekmekle ilgili küçük bir sorunum var.
    - Elbette, var. Çünkü sen katil değilsin. Üzgün, iyi bir çocuksun. Bak. Eğer beni vurursan, polisler öğrenir. Kahrolası yaşlanana dek seni, içeri tıkarlar.

12,670 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025