- What are you talking about? It's perfect.
- It's gonna play every night this week.
- What time?
- Late, in the cheap seats.
- You were terrific. That was great. I mean it.
- Thank you.
- Work like that deserves to be celebrated. I'm gonna take you to dinner this weekend. How about Saturday, Friday, Sunday?
- Sen neden bahsediyorsun. Mükemmel.
- Bu hafta her gece çalacak.
- Saat kaçta?
- Geç, ucuz koltuklarda.
- Muhteşemdin. Harikaydı. Ciddiyim.
- Teşekkürler.
- Böyle bir çalışma kutlanmayı hakkeder. Seni bu haftasonu yemeğe götüreceğim. Cumartesi nasıl? Cuma, Pazar?
- You are so important to us, David. You are unique in all the world.
- Will Mommy be coming home soon? Is she out shopping with Martin now?
- David, she can never come home.
- Sen bizim için önemlisin, David. tüm dünyada bir eşin yok.
- Annem yakında eve gelecek mi? Martin'le alışverişe mi çıktı?
- David, o bir daha asla eve gelemeyecek.
- l think l'll get out here cos l'm in a hurry.
- Here you are.
- Keep the change.
- What's the rush, lady?
- l'm going to be married. l want you to be the first to congratulate me.
- Sanırım, burada ineceğim çünkü acelem var.
-Buyrun.
- Üstü kalsın.
- Bu acele nedir, hanımefendi?
- Evleneceğim. Beni ilk tebrik edenin sen olmanı istiyorum.
- I suppose, I've had everything in my life too easy. I'm inclined to be lazy. I have to have a challenge! I need someone around me who is hard to beat! And you fulfill that.
- Sanırım hayatımdaki herşeyi kolay elde ettim. Tembel olmaya meyilliyim. Mücadele etmeye ihtiyacım var. Etrafımda yenilmesi zor birinin olmasına ihtiyacım var! Ve sen buna uyuyorsun.
- I have a secret I wanna tell you.
- What?
- They're mine. My panties. I took them from the laundry.
- But ... but why? It is a big sin.
- Don't be afraid!.
- Sana söylemek istediğim bir sırrım var
- Nedir?
- Onlar benim. Benim külotlarım. Onları çamaşırhaneden aldım.
- Ama... ama niye? Bu büyük bir günah.
- Korkma!
- I Know what really get you out of woods. As soon as we get home, I'm gonna fire up the hot tub. And you're gonna take a long bath before bed. And sleep like a baby.Tomorrow you'll be good as newborn.
- Sana neyin gerçekten iyi geleceğini biliyorum. Eve varır varmaz, sıcak bir banyo hazırlarım. Ve sen yatmadan evvel uzun bir banyo yaparsın. Bir bebek gibi uyursun. Yarın da yeniden doğmuş gibi olursun.
- Let me tell you about Gary. He's tall. He's nice to me. He's intelligent. And he doesn't make me sleep in the wet spot.
- It's a trick. I bet he's a shit.
- I think he is truly concerned with my happiness.
- Then he'll be a big help next year, when we all come to your house.
- He's asked me out for New Year's. And did I mention that he is a lawyer?
- Sana Gary'yi anlatayım. Uzun boylu. Bana karşı iyi. Zeki. Islak yerde uyumama da müsade etmiyor.
- Bu bir oyun. Bahse girerim bok gibidir.
- Sanırım, mutluluğumla gerçekten ilgileniyor.
- O zaman gelecek yıl senin evine geldiğimizde çok yardımı olacak.
- Yılbaşında beni davet etti. Ya avukat olduğunu söylemiş miydim?
- It's already one and a half. You still haven't eaten
- Oh, is it this late?
- Have something first. lf l didn't come back from Los Angeles, you'll be starved till the morning.
- Saat bir buçuk oldu. Hala yemek yememişsin.
- Oh, o kadar geç oldu mu?
- Önce birşeyler ye. Eğer Los Angeles'tan dönmmiş olsaydım, sabaha dek açlıktan ölecektin.
- You didn't think about it, not once, the possibility that Rambald could be right about me.
- No, I didn't.
- Why not?
- I believe in you.
- Did you think, I'd jus throw anyone in my trunk?
- I just checked with transportation. You're gonna take the car to Dozer Field. There's a jet waiting to take you to Italy.
- Rambald'ın benim hakkımda haklı olabileceği ihtimalini bir kere bile düşünmedin,
- Hayır, düşünmedim.
- Neden?
- Sana inanıyorum.
- Herhangi birisini arabamın bagajına atabileceğimi düşündün mü?
- Ulaşım yollarını kontrol ettim. Dozer Field'a arabayı götüreceksin. Orada bir jet seni İtalya'ya götürmek için bekleyecek.