go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1121 kişi  14 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

be

f. olmak, bulunmak, var olmak, anlamına gelmek
  • -The car doesn't attract any women.
    -A convertible must be appealing
    -A convertible...must be really expensive. Is there anything to sell?
    -Araba hiç bir kadının ilgisini çekmiyor.
    -Üstü açık bir araba çekici olabilir.
    -Üstü açık bir araba..gerçekten pahallı olmalı. Satacak bir şey var mı?
  • -But I don't know where you want it .
    -Against the wall Push the armchair...put the desk by the window and it'll be perfect.
    -Ama onu nerede istediğini bilmiyorum.
    -Koltuğu duvara yasla, masayı cam kenarına koy ve böyle mükemmel olacak.
  • But when I saw the photos.. I can't...help I'm afraid I will loss control some day.I'm afraid I'll kill somebody one day.
    -Don't be silly!
    -Ama fotoğrafları gördüğümde.. dayanamıyorum...Korkarım ki bir gün kontrolümü kaybedeceğim ve bir gün birini öldürmekten çekiniyorum.
    -Aptallaşma.
  • -To be precise he isn't there anymore. He's been missing for a year. He just disappeared. I'm nervous.
    -Please relax, I won't ask you any special questions.
    -Açık olmak gerekirse artık orada değil. bir yıldır kayıp. Öylece kayboldu. Gerginim.
    -Lütfen gevşeyin. size hiç özel soru sormayacağım.
  • -’’You would be a great Soldier of Christ.’’ he said.
    And I believed him. It became my ambition. My country was in the middle of a war
    -"İsanın ulu askeri olacaksın"dedi.
    Ve ben ona inandım. Bu benim temel amacım oldu. (Çünkü) Memleketim savaşın ortasındaydı.
  • - Visiting hours are over.
    - Doctor, will my brother be able to come home to the farm soon?
    - It's hard to say.
    - Ziyaret saatleri bitti.
    - Doktor, abim çiftlikteki evimize yakın zamanda gelebilecek mi?
    - Söylenmesi zor.

  • - You joined the marching band to meet girls
    - Yeah.
    - Well, you faked it for three years. You can handle it for another couple of weeks. You'll be part of an international youth orchestra.
    - Yürüyüş bandosuna kızlarla tanışmak için girmiştin.
    - Evet.
    - E üç yıl numara yaptın. Birkaç hafta daha idare edebilirsin. Uluslararası gençlik orkestrasının bir parçası olacaksın.
  • - To be a director you need imagination.
    - Whose imagination? Yours or mine?
    - There's only one answer.
    - Yönetmen olmak için hayal gücüne ihtiyacın olur.
    - Kimin hayal gücü? Senin mi, benim mi?
    - Tek bir cevavı vardır.
  • - Still, l´II say this for him, he could hardly wait for those visiting days to come round.
    - Don´t worry about him, Lily. He´II be home soon.
    - Yine de onun için bunu söylerdim, kendine gelmek için bu ziyaret günlerini zorlukla bekliyordur.
    - Onun için endişelenme, Lily. Yakında eve dönecek.
  • - Will he come forward and be sworn?
    - He doesn't understand English.
    - Yemin altında ifade verir mi?
    - İngilizce bilmez.
  • - I prefer a man who lives. And gives expensive jewel. A kiss on the hand. May be quite continental. But diamonds are a girl's best friend. A kiss may be grand
    - Yaşayan bir adamı tercih ederim. Ve pahalı mücevherler veren. Elimi öperek. Çok Avrupai olurdu. Ama pırlanta bir kızın en iyi arkadaşıdır. Öpücük ise çok şaaşalı olabilir.
  • - He wants to live.
    - Yes! I'm 30 years old, for God's sake. I haven't done anything yet. I wanna be healthy again.
    - Yaşamak istiyor.
    - Evet! Tanrı aşkına daha 30 yaşındayım. Henüz hiçbir şey yapmadım. Tekrar sağlıklı olmak istiyorum.
  • - Tomorrow will start investigating
    - Good! If he wants to investigate, he must open the jail for Adela!
    - Of course, sir!
    - By tomorrow night, Adela will be back in your hands!
    - Yarın soruşturma başlayacak.
    - İyi. Eğer soruşturmak istiyorsa, hapishaneyi Adela için açmalı.
    - Elbette, efendim.
    - Yarın akşama kadar, Adela elinizde olacak.
  • - He'll be at the beach tomorrow. There's a volleyball game. - Yeah? ls he playing?
    - Yarın plajda olacak. Bir voleybol maçı var. - Öyle mi? O da oynuyor mu?
  • - So I'm supposed to stay in my house?
    - No, within the compound will be fine.
    - Yani, evde mi kalmam gerekiyor?
    - Hayır, sınırları aşmaman kafi.
  • - So you wanna be my lawyer.
    - Lf you'll have me.
    - Yani avukatım olmak istiyorsun.
    - Evet beni tutarsan.

  • - I'll be glad to answer them.. one by one.
    - No further questions, sir. The court is closed.
    - He's a jolly good fellow. That nobody oan deny.
    - Yanıtlamaktan memnuniyet duyarım... teker teker.
    - Başka soru yok, fendim. Mahkeme kapanmıştır.
    - Çok iyi bir adam. Bunu kimse inkar edemez.
  • - I don't wanna be alone. I fucking hate hospitals and nurses. They're a waste of time. Weakness and wasting.
    - Yalnız olmak istemiyorum. Hastahanelerden ve hemşirelerden nefret ediyorum. Zaman kaybılar. Zayıflık ve zaman israfı.
  • - Soon I'll have no place to hang my hat!
    - Be patient.
    - Yakında şapkamı asacak yer kalmayacak!
    - Sabret.
  • - They'll be here soon .
    - Just be confident, dear. You'll be fine.
    - There's a gap, there's a gap in the line. What are we gonna do?
    - Yakında gelirler.
    - Kendine güven yeter canım. İyi olacaksın.
    - Boşluk var, hatta bir boşluk var. Ne yapacağız?

32,032 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025