- You should be ashamed of yourself.
- Why? Nothing happened.
- They're digging up the pavement.
- They're always doing that.
- I'll go down and get a few shots.
- Can't you do it from here?
- You're right. I'll get the tripod. That was smart thinking. It'll be a documentary film. What are you reading?
- I'm just looking at pictures.
- Kendinden utanmalısın.
- Neden? Hiçbir şey olmadı.
- Kaldırımı kazıyorlar.
- Onlar bunu her zaman yapıyor.
- Aşağı inip birkaç çekim yapacağım.
- Buradan yapamaz mısın?
- Haklısın. Fotoğraf sehpasını alayım. Bu akıllıcaydı. Bir belgesel film olacak bu. Ne okuyorsun?
- Sadece resimlere bakıyorum.
- I don't feel so good.
- And you've lost a lot of weight. That suits you. You were heavy back then.
- I haven't been that heavy since 1960.
- We were all heavier back then before.
- Kendimi iyi hissetmiyorum.
- Ve çok kilo kaybettin. Sana yakıştı. Çok ağırdın o zamanlar.
- 1960 dan beri o kadar ağır olmamıştım.
- O zamanlar hepimiz daha ağırdık.
- What I'm telling myself: Take Wise's money. Take a damn vacation. I'll find his rich girl for him and lay in the sun.
- Keep away from Wise, damn it!
- Kendime dediğim: Wise'ın parasını al. Kahrolası bir tatile çık. Onun için onun zengin kızını da buluum ve güneşte yatarım.
- wise'dan uzak dur, kahrolası.
- In the forest.. where I could survive myself. And where I grew up free and strong like a jaguar. When I was 20 years old I went to the castle to claim for what was mine...
- Kendi başıma hayatta kaldığım yer olan... ormanda. Ve bir jaguar gibi güçlü ve özgür olarak büyüdüğüm yerde. 20 yaşındayken benim olanı ilan etmek için şatoya gitmiştim...
- l've got a Missing Persons Male, Caucasian, 24 years. Name: Embry Larkin.
- So, when'd this kid go missing?
- Uh... two years ago, from the university. Rich kid. Dropped out. No family.
- Kayıp bir erkek var elimde. Kafkas. 24 yaşında. İsim: Embry Larkin.
- Peki, bu çocuk nerede kaybolmuş?
- Aa ... iki yıl önce, üniversitede. Zengin bir çocuk. Okuldan ayrılmış. Ailesi yok.
- Did you find the murderer?
- A man from Marseille.
- The murderer. The real murderer?
- There's a problem, Ledda. I have the story, but there' no evidence against the baron.
- You have my testimony.
- Katili buldun mu?
- Marseille'dan bir adam.
- Katil. Gerçek katili?
- Bir problem var, Ledda. Hikayem hazır, ama barona karşı kanıt yok.
- Benim ifademe sahipsin.
- Is it complicated?
- Quite a simple game really, the chap are in two teams of 15 each and they use a jolly old pumpkin in the shape of an orange, now the object is to propel the pumpkin as best you can.
- Karışık mı?
- Çok basit bir oyun aslında, her biri 15 kişilik iki takıma ayrılıp portakal şklinde çok eski bir kabak kullanılıyor. Amaç kabağı yapabildiğin kadar ileri sürmek.
- Your brother was lost in an amusement park.. and he was found 2 days later, behind a fence. They'd taken a kidney
- Holy shit!
- You won't tell anyone? You promised. They swiped your brother's kidney! I was wrong to tell you.
- Kardeşin eğlence parkında kaybolmuştu... ve sonra 2 gün sonra çitin arkasında bulundu. Böbreklerinden biri alınmıştı.
- Aman Tanrım!
- Kimseye söylemeyeceksin! Söz verdin. Kardeşinin böbreğini çaldılar. Sana söylemekle hata ettim.
- On my way to my sister's what did I see? A green card by a green lamppost. And I was wearing green.
- Maybe you'll meet a little green man! The colour of hope. I t's a good year.
- Kardeşime giderken ne gördüm? Yeşil bir sokak lambasının yanında yeşil bir kart. Ve yeşil giymiştim.
- Belki de küçük yeşil bir adamla tanışacaksın! Umudun rengi. İyi bir yıl olacak.
- We'll need a full autopsy.
- With emphasis on the cranial and oral areas. Let us know when the report comes in, will you, please?
- Kapsamlı bir otopsiye ihtiyacımız olacak.
- Kafatası ve oral bölgeler üzerinde durulan noktalarla birlikte. Rapor geldiğinde bize bildirin, olur mu, lütfen?