- Remember how we met? You threw a loaf of bread at a duck's head and killed it.
- Excuse me? What's this about a duck?
- Nasıl tanıştığımızı hatırlıyor musun? Bir ördeğin kafasına bir somun ekmek atmıştın ve onu öldürmüştün.
- Pardon? Ördekle ne alaksı var tanışmamızın?
- So how'd a nice girl like you end up in Scotland Yard?
- I have an extensive martial arts background and I speak six languages, including Japanese.
- Nasıl oluyor da senin gibi tatlı bir kızın yolu Scotland Yard'a düşüyor?
- Dövüş sanatları üzerine geniş bir eğitim aldım, ayrıca Japonca da dahil olmak üzere altı dil konuşuyorum.
- Mmm, it smells so nice here. How much is the room?
- It's 1 ,200 a night.
- I don't know that it's large enough. Do you have any villas?
- There are no villas available right now.
- Mmm, burası çok güzel kokuyor.Oda ne kadar?
- Geceliği 1,200.
- Yeteri kadar geniş mi bilemiyorum. Hiç villanız var mı?
- Şu anda müsait olan villamız yok.
- Folks, l want yo to meet Willie Stark the next governor of our state.
- Bear patiently with me for a few minutes. l'd like to tell you what this state needs.
- Millet, sizi eyaletimizin bir sonraki valisi ile tanıştırmak istiyorum.
- Birkaç dakika bna sabırla katlanmanızı istiyorum. Size bu eyaletin ne ye ihtiyacı olduğunu anlatmak istiyorum.
- You know Michael Jackson. He makes a 1,000,000 a minute. That's 60,000,000 an hour.
- I don't make a 1,000,000 a minute.
- How much then?
- Michael Jackson'ı tanırsın. Dakikada 1,000,000 kazanıyor. Bu da saatte 60,000,000 yapar.
- Ben dakikada 1,000,000 kazanmıyorum.
- Ne kadar kazanıyorsun peki?
- I hate the graveyard shift. It fucks my system.
- All the shit you eat is fucking up your system. I love graveyard. No traffic. Nothing's worse than a 459 crosstown during rush hour.
- You like graveyard because you have insomnia.
- I know what puts me to sleep.
- Mezarlık vardiyesinden nefret ediyorum. Sistemime sıçıyor.
- O yediğin boklar sistemine sıçıyor. Ben mezarlığı seviyorum. Trafik yok. Hiçbir şey 459 şehirlerarasını kalabalık vakitte geçmekten kötü değildir.
- Sen mezarlığı seviyorsun çünkü uykusuzluk sorunun var.
- Beni ne uyutur biliyorum.