- If it was you handling the case..
- Well, it isn't me. And thank God for that.
- But if it was, sir. What would you do?
- Well, when l was an attorney a long time ago, young man, l realised after much trial and error, that in a courtroom, whoever tells the best story wins. ln unlawyer-like fashion, l give you that scrap of wisdom free of charge.
- l'm much obliged for your time, sir.
- Eğer davayı yürüten siz olsaydınız.
- Ama ben değilim. Ve bunun için de allaha şükür.
- Ama öyle olsaydı, efendim. Ne yapardınız?
- Uzun süre önce ben avukatken, genç adam, mahkemede bir çok deneme ve yanılmadan sonra farkettim ki her kim en iyi hikayeyi anlatırsa kazanır. Avukat olmayan şekliyle, bu kadarcık aklı ücret istemeden verebilirim.
- Zamanınız için minnettarım, efendim.
- If you utter those words again.. ...l shall cut out your tongue.. ...and throw it to the jackal and the dogs! And l shall destroy you, for the good of the world!
- Eğer bu sözleri bir daha söylersen... Dilini keseceğim... ve onu çakallara ve köpeklere atacağım! Ve tüm dünyanın iyiliği için seni mahvedeceğim.
- If I can get word from your family.. ...will you and the others accept my leadership?
- Yes. And if you can't, will you step aside for another?
- Eğer ailenden söz alabilirsem... sen ve diğerleri liderliğimi kabul edecek misiniz?
- Evet. Ya alamazsan... sen başka biri için kenara çekilecek misin?
- Stop. Oh, no. Oh, my fur and whiskers.
- Someone's head will roll for this.
- Yours. Off with her...
- But, but, but, consider, my dear. Uh, couldn't she have a trial? Huh? First?
- Trial?
- Well... Just a, a little trial? Hmm?
- Hmm. Very well, then. Let the trial begin!
- Dur! Oh, hayır. Oh, kürküm ve sakallarım.
- Bu yüzden birisi kafasını kaybedecek.
- Seninki. Onunkini alın.
- Ama, ama, ama,... düşün hayatım. Iı, duruşmaya çıkamaz mı? Ha? Önce?
- Duruşma mı?
- Şeyy... küçük bir duruşma sadece? Hmm?
- Hmm. Pekala o zaman. Duruşma başlasın!
- Stop. Oh, no. Oh, my fur and whiskers.
- Someone's head will roll for this.
- Yours. Off with her...
- But, but, but, consider, my dear. Uh, couldn't she have a trial? Huh? First?
- Trial?
- Well... Just a, a little trial? Hmm?
- Hmm. Very well, then. Let the trial begin!
- Dur! Oh, hayır. Oh, kürküm ve sakallarım.
- Bu yüzden birisi kafasını kaybedecek.
- Seninki. Onunkini alın.
- Ama, ama, ama,... düşün hayatım. Iı, duruşmaya çıkamaz mı? Ha? Önce?
- Duruşma mı?
- Şeyy... küçük bir duruşma sadece? Hmm?
- Hmm. Pekala o zaman. Duruşma başlasın!
- Disco, more than any other dance requires finess. Lean forward slightly and bend your knee for best effect. And your eyes! Maintain eye contact and give them a slight smile
- Disko dansı, diğer her danstan daha çok ustalık ister. Hafifçe öne eğil ve iyi bir etki için dizini kır. Ve gözlerin! Göz temasında kal ve ona hafifçe gülümse.
- Listen to me. Listen! You have a chance to make boxing history tonight. You have potential for that kind of greatness. You don't need me. You already have it. Always did.
- Dinle beni. Dinle! Bu gece bir boks tarihi yazmak için şansın var. Böyle büyük birşey için potansiyelin var. Bana ihtiyacın yok. Sende zaten var. Hep vardı.
- What I mean is.. it was worth it. Dear Lord., we've come to the end of our journey. In a little while,we will stand before you. I pray for you to be merciful. Judge us notfor our weakness.
- Demek istediğim... buna değerdi. Sevgili Lordum, yolculuğumuzun sonuna geldik. Çok kısa bir süre sonra sizin önünüzde yer alacağız. Merhametli olmanız için dua ediyorum. Bizi zayıflığımızla yargılamayın.
- Dancing and exercise can keep you fit and happy. For us this is no Ionger just a hobby, it has become a passion. And now,an incredibIe story ...
- Dansetmek ve egzersiz yapmak seni fit ve mutlu tutar. Bizim için bu, artık sadece bir hobi olmaktan çıkıp, bir tutku haline geldi. Ve şimdi de inanılmaz bir hikaye...