- Listen to me! David, listen! You won't understand the reasons but I have to leave you here.
- Is it a game?
- No.
- When will you come back for me?I
- 'm not. You'll have to be here by yourself.
- Alone?
- Beni dinle, David! Dinle! Nedenini anlamayacaksın ama seni burada bırakmak zorundayım.
- Bu bir oyun mu?
- Hayır.
- Ne zaman beni almaya geleceksin?
- Gelmeyeceğim. Burada kendi başına kalman gherek.
- Tek başıma mı?
- Maybe His Honor will overlook that Then I'd like the jury to see that youthink our insanity plea has some merit. There really won't be any need for our doctor to examine you.
- Belki de sayın hakim bunu dikkate almayacak. Sonra da jürinin delilik müdafamızı geçerli bulmasını istiyorum. Doktorun seni muayene etmesine gerçekten gerek kalmayacak.
- The babysitter stop at the kid's room. She reaches for the doorknob. Her hand is trembling, her heart is beating fast. Sweat pours down her face. She opens the door...
- Bebek bakıcısı çocuğun odasında durur. Kapı tokmağına uzanır. Eli titremektedir, kalbi hızla çarpmaktadır. Yüzünden terler akar. Kapıyı açar...
- You must have missed some of my articles. On june 11th ... I just want to clarify this ... I suggested extending detention periods for drug offenders.
- Bazı yazılarımı kaçırmış olmalısın. 11 Haziran'da... buna bir açıklık getirmek istiyorum... uyuşturucu suçlularının gözaltı sürelerininin uzatılmasını önerdim.
- We gotta make some demands. Then, each time that they give us something... we give them a hostage. Nobody gets hurt. And then when they're waiting for the final demand, we get the hell out of here.
- Bazı talepler belirlemeliyiz. Sonra, bize verdikleri her bir şey için... onlara bir rehine veririz. Kimsenin canı yanmaz. Ve sonra, onlar son talebimizi beklerken, çekip gideriz buradan.
- Ladies and gentlemen, please We're in a laboratory . There are hazardous chemical compounds everywhere. That's a thermo-nuclear bomb, for God's sakes.
- Bayanlar ve baylar, lütfen. Bir labaratuvardayız. Her yerde tehlikeli kimyasal karışımlar var. allah aşkınıza bu bir termo-nükleer bomba.
- Conqueror of my father who takes up arms for me to give me back a country, a kingdom and the royal name... I have to hide here. Conqueror of my brothers, I see him stained with their blood.
- Bana bir ülke, bir krallığı ve asil bir soyadını geri vermek için bana silahlar alan babamı fetheden kişi... Burada saklanmak zorundayım. Kardeşlerimi fetheden kişi, hala üstünde onların kan lekelerini görüyorum.
- Someone who has desire for me... You, maybe.
- It's against the law of the lnternational Order of Travel Agents...to get involved with clients. Rules are rules.
- Bana arzu duyan biri... Sen mesela?
- Müşterilerle ilişkiye girmek... Uluslararası Seyahat Acentaları Düzenleme Yasasına karşı. Kural kuraldır.