go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 3503 kişi  07 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

will

f. arzulamak
i. azim, irade, istek
c. aynı zamanda gelecek zaman için yardımcı fiil
  • - Russia. Our mother country suffer all; she will endure all.
    - But how long will this go on?
    - I don't know. Forever, most likely. Yet how beautiful all this is.
    - It's snowing. Nothing is more terrible than snow falling in a temple.
    - Rusya. Ana vatanımız herşeyden çekiyor; hepsine dayanacak.
    - Ama bu daha ne kadar sürecek?
    - Bilmiyorum. Muhtemelen sonsuza dek. Yine de tüm bunlar ne kadar da güzel.
    - Kar yağıyor. Hiçbir şey tapınağa kar yağmasından daha kötü olamaz.
  • - I can't believe you voted for Reagan.
    - I hope he gets better.
    - Reagan?
    - Your friend.
    - He won't. Neither will Reagan.
    - Let's not talk politics, okay?
    - Reagan'a oy verdiğine inanamıyorum.
    - Umarım daha iyi olur.
    - Reagan mı?
    - Arkadaşın.
    - Olmayacak. Reagan da olmayacak.
    - Politika konuşmayalım, tamam mı?
  • -The second demonstration is scheduled to take place tomorrow afternoon.
    -I assume it will be called off.
    - Programa göre ikinci gösteri yarın öğleden sonra yapılması gerekiyor.
    - Sanırım ertelenecek.
  • -You want lunch?
    - No, that's okay Ailene.
    - Roy Cohn! What kind of greeting is that? I thought we were friends.This will take a minute. Here, eat a little something.
    - Öğle yemeği ister misin?
    - Hayır, böyle iyi, Ailene.
    - Roy Cohn! Bu ne çeşit bir karşılama? Arkadaş olduğumuzu sanıyordum. Sadece bir dakika alır. İşte, azıcık bir şeyler ye.
  • - Can't you wait till after my set? - It will take too long.
    - Oyunumun bitmesini bekleyemez misin? - Çok uzun sürer.

  • - The bus must have a full tank of gas. Second: A small jet will be waiting at the airport. It has to have enough fuel to travel 3,000 miles.
    - Otobüsün deposu ful olmalı. İkincisi; Havaalanında bir jet bekliyor olacak. 3000 mil gitmeye yetecek kadar yakıtı olmalı.
  • - If we catch them, will we find out?...
    - We won't catch them.
    - Onları yakalayabilirsek, kimin..?
    - Onları yakalayamayacağız.
  • - They judge, and a head will fall.
    - But what gives them the right to judge?
    - Did you express your thoughts?
    - Yes, but I was alone.
    - Onlar yargılayacak ve bir baş gidecek.
    - Ama onlara yargılama hakkını kim veriyor?
    - Bu düşüncelerini açıkladın mı?
    - Evet ama yalnızdım.
  • - That dog will hunt.
    - Wonderful.
    - Oldu bu iş.
    - Harika.
  • - Well, let's just leave. - Elaine will kill me.
    - O zaman, gidelim buradan. - Elaine beni öldürür.

  • - Then you'll have to do something about it and someone else will be hurt. It's really very simple.I can hurt someone or not hurt someone.
    - O zaman bu konuda bir şeyler yapmalısın ya da başka birinin canı yanacak. Gerçekten çok basit. Birinin canını yakabilirim ya da yakmayabilirim.
  • - He's not my father.
    - That's unimportant. You like beer, that's important.
    - When a person is half asleep, anything you put into his brain will be memorized.
    - O benim babam değil.
    - Bu önemli değil. Bira seviyorsun, önemli olan bu.
    - Eğer bir insan yarı uykudaysa, beynine soktuğun herşeyi ezberler.
  • - Why are you wearing makeup?
    - I was trying to make myself feel better. I swiped the new fall color at the Clinique counter at Macy's.
    - You stole these?
    - I was out of cash, it was an emotional emergency.
    - Joe will be so angry.
    - Neden makyaj yaptın?
    - Kendimi iyi hissetmeye çalışıyordum. Macy's deki Clinique reyonundan yeni bahar rengini aşırdım.
    - Bunları çaldın mı yani?
    - Nakit param yoktu, duygusal bir acil durumdu.
    - Joe çok kızacak.
  • - Why are you wearing makeup?
    - I was trying to make myself feel better. I swiped the new fall color at the Clinique counter at Macy's.
    - You stole these?
    - I was out of cash, it was an emotional emergency.
    - Joe will be so angry then.
    - Neden makyaj yaptın?
    - Kendimi iyi hissetmeye çalışıyordum. Macy's deki Clinique reyonundan yeni bahar rengini aşırdım.
    - Bunları çaldın mı yani?
    - Nakit param yoktu, duygusal bir acil durumdu.
    - Joe çok kızacak öyleyse.
  • - How long will you live?
    - For ages. For 50 years
    - I love you, Mommy. I hope you never die.
    - Never. Yes, darling!
    - Ne kadar yaşayacaksın?
    - Yüzyıllarca. 50 yıl.
    - Seni seviyorum, anne. Umarım asla ölmezsin.
    - Asla. Evet, hayatım.
  • - How bad is it?
    - Bad. Extensive thermal tissue damage kidney and spleen.
    - Will he make it?
    - I'm not sure.
    - Ne kadar kötü?
    - Kötü. Geniş kapsamlı termal doku böbreğe ve dalağa hasar vermiş.
    - Dayanabilir mi?
    - Emin değilim.
  • - You could do anything you like. The more fantastic, the better. That's what people want: fantasy. You write a proper part for me.. ...a couple of catchy songs.. ... I guarantee you a triumph deluxe! What do you say?
    - How much will you pay me?
    - Well, madame......how about half the receipts?
    - Ne istersen yapabilirsin. Ne kadar çok fantazi, o kadar iyi. İnsanların istediği bu: fantazi. Bana düzgün bir parça yaz... dikkat çekici birkaç şarkı... Ben de sana ekstra lüks bir zaferi garanti edeyim. Ne diyorsun?
    - Bana ne kadar ödeyecksiniz?
    - Peki, bayan... hesapların yarısına ne dersiniz?
  • -I don't wanna ruin your will power.
    - No, it's all right I'm not very good
    at controlling it anyway.
    -So listen.What do you really wanna do with your life ?
    - Motivasyonunu bozmak istemiyorum.
    -Hayır, zararı yok. Her halukarda bunu kontrol etmekte pek iyi değilim.
    -O zaman dinle. Hayatınla ilgili gerçekten ne yapmak istiyorsun?
  • - It looks delicious. Let's finish it. Anyway, you looked so cool when you slapped me last night.
    - lf you don't wake up, I will kick you.
    - What if that still doesn't work?
    - Then I'll die.
    - Lezzetli görünüyor. Hadi bitirelim şunu. Neyse, dün gece beni tokatladığında çok havalı görünüyordun.
    - Eğer uyanmazsan, seni tekmelerim de.
    - Ya eğer bu da işe yaramazsa?
    - O zaman ölürüm.
  • - Someone who won't scare her away.
    - I volunteer.
    - Someone who can speak the language.
    - For the good of the mission, I will go!
    - Good man, Thatch. Thanks for volunteering.
    - Go get them, tiger!
    - Korkmayacak biri.
    - Ben gönüllüyüm.
    - Dili konuşabilen biri.
    - Görev aşkına, ben varım.
    - sürer insan, Thatch. Gönüllü olduğunuz için teşekkürler.
    - Git hakla onları, aslanım!

11,652 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025