go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 2559 kişi  12 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

what

i. hangi, ne, neyi, neleri
s. hangi, ne
ünl. ne
  • - All N.C.Os report to me immediately. You know what to do with the lame ducks?
    - Yes, sir. Bombs away. Everybody, over here! Load 'em up! Over the wing. Flood the cowling.
    - Tüm N.C.Olar bana hemen rapor versin. Topal ördeklere ne yapılacağını biliyorsunuz.
    - evet efendim. Bombalar çıksın. Herkes, buraya! Yükleyin onları. Kanadın üzerine. Motor kapağını pompalayın.
  • - What is The Circumference and how do you know about it - Listen to me, man! There has been a major misunderstanding here. I don't know what The Circumference is. Do you understand me? I don't know.
    - The Circumference nedir ve bunu nereden biliyorsun? - Beni dinle dostum. Büyük bir yanlış anlama var. The Circumference'ın ne olduğunu bilmiyorum. Beni anlıyor musun? Bilmiyorum.
  • - That's what Tetsuo's doing.
    - You're saying he has that kind of energy?!
    - A long time ago, there were people who tried to control that power.
    - Tetsuo’nun yaptığı şey bu.
    - Onun bu tür enerjiye sahip olduğunu mu söylüyorsun?!
    - Uzun zaman önce, bu gücü kontrol etmeyi deneyen insanlar vardı.
  • - Did you test it?
    - What do you mean did l test it? You gave me a half-finished program! You told me you'd give me a finished one.

    - Test ettin mi?
    - Ne demek test ettim mi? Bana yarı bitmiş bir program vermişsin! Bitmiş bir program vereceğini söylemiştin.
  • - What, are you challenging me?
    - Vizsla.
    - Tersini mi iddia ediyorsun?
    - Vizsla.
  • - You'll be golden gloves again.
    - What if I don't knock him out?
    - Tekrar altın eldivenler olacaksın.
    - Peki ya onu nakavt edemezsem?
  • - You know what l'm gonna do at witness stand? l thought l'd get all teary eyes and ask for your handkerchief.
    - Tanık sandalyesinde ne yapacağım biliyor musun? Düşündüm de yaşlı gözlerle senden mendilni isteyebilirim.
  • - Okay. - Hey, Harold. What do you think?
    - Tamam. - Hey, Harold. Ne düşünüyorsun?

  • - All right, all right, okay. - What happened?
    - Tamam, tamam, bir şey yok. - Ne oldu?

  • - What did she say? - You know. The usual.
    - Tam olarak ne söyledi? - Bilirsin, her zamankilerden.

  • - You know exactly what i mean. In response to a motion by the defence, I'm granting an extension until june 30th.
    - This hearing is adjourned.
    - I'm sorry.
    - Tam olarak ne demek istediğimi biliyorsun. Savunmanın talebine cevaben, 30 Haziran'a kadar uzatma veriyoum.
    - Celse ertelendi.
    - Üzgünüm.
  • - Not exactly. - " Not exactly." What does that mean?
    - Tam olarak değil. - " Tam olarak değil." Bu da ne demek?

  • - That is exactly what happened.
    - But you still felt betrayed.
    - Tam olarak böyle oldu.
    - Ama hâlâ ihanete uğramış hissediyordun.

  • - What about the debt I asked you to collect?
    -Almost done
    -Work harder Look. I've been nice to you offering you a place to stay.Shouldn't you be nice to me, too?
    - Tahsil etmeni söylediğim borçlar ne durumda?
    -Neredeyse bitti.
    -Daha fazla çalış. Bak, sana kalacak bir yer teklif ederek nazik davrandığımı sanıyorum. Senin de bana karşı nazik olman gerekmez mi?
  • - Presently there are several ships positioned outside the harbour to intercept us. To get in, we're going to have to use a tactic that is some what bizarre.
    - Şu aralar yolumuzu kesmek için limanda konumlanmış gemiler var. İçeriye girmek için biraz garip bir taktik kullanmamız gerekecek.
  • - I would not be here to tell what I told now. I came back to life after a long black black gap of what might have been a million years.
    - Şu anda söylediklerimi anlatmak için burada olmayabilirdim. Belki de milyon yıl süren kapkara uzun bir geçitten geçip hayata geri geldim.
  • - What are you thinking now? How can I help you?
    - You'd better go now. I'm afraid, I can't hold myself. You can't help me.
    - Why? You're so strange. It isn't like you.
    - Do you really want to help me?
    - Şu anda ne düşünüyorsun? Sana nasıl yardım edebilirim?
    - Şimdi gitsen iyi olur. Kendimi tutamayacağımdan korkuyorum. Bana yardım edemezsin.
    - Neden? Çok garipsin. Sen değilsin gibi.
    - Bana gerçekten yardım etmek istiyor musun?
  • - What about the company?
    - It’s gone bankrupt.
    - I thought he was doing well.
    - He was.
    - Şirket ne durumda?
    - İflas etti.
    - İşlerinin yolunda gittiğini sanıyordum.
    - Öyleydi.
  • - Now, listen, Cooney. I gave Costa my word.
    - So what are you, a boy scout.
    - Some kind of white knight. I gave him my word.
    - Look, soldier, to be perfectly frank, l don't give a damn what you gave him.
    - Şimdi, dinle Cooney. Costa'ya söz verdim.
    - Nesin sen bir tür yavrukurt mu?
    - Bir çeşit beyaz şövalye. Ona söz verdim.
    - Bak asker, Dürüst olmak gerekirse ona ne verdiğin umrumda bile değil.
  • - What are we supposed to do know? Where are we?
    - We are lost.
    - I think I have the number in a bag back in the trunk.
    - This can't be happening.
    - Come here, I have a surprise for you.
    - Not now. Call them!
    - I have a present for you.
    - Cut it out!
    - Şimdi ne yapmamız gerekiyor? Neredeyiz?
    - Kaybolduk.
    - Sanırım arkada bagajda çantanın içinde numara var bende..
    - Bu oluyor olamaz.
    - Buraya gel, sana bir sürprizim var.
    - Şu anda değil. Arayın onları!
    - Sana bir hediyem var.
    - Kes şunu!

16,306 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025