go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 2443 kişi  15 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

of

ed. nin, ın, den, li, yüzünden
  • I left him then, still puffing at his black clay pipe, with the conviction that when I came again on the next evening I would find that he held in his hands all the clues which would lead up to the identity of the disappearing bridegroom of Miss Mary Sutherland.
    Ertesi akşam tekrar gelsem,onun Bayan Mary Sutherland'in kayıp damadının kimliğine götürecek tüm delilleri avucunda tuttuğunu bulurdum düşüncesiyle, sonra ondan ayrıldım,o hala siyah çamurdan yapılmış piposuna üflüyordu.
  • Imagine a world without men It would be a paradise full of fat, happy women.
    Erkeklerin olmadığı bir dünya hayal edin. Mutlu ve şişman kadınlarla dolu bir cennet olurdu.
  • either of men.
    Erkeklerden her biri.
  • The guy will be like, '' l don't think her eyebrows are even. Could l look at uneven eyebrows for the rest of my life?''
    Erkekler, " Kaşlarının düzgünolduğunu sanmıyorum. Hayatım boyunca düzgün olmayan kaşlara bakabilecek miyim?" diye düşünür.

  • None of us whether Men or Women but have so good an Opinion of our own Conduct as to believe we are fit, if not to direct others, at least to govern our selves.
    Mary Astell
    Erkek yada bayan hiçbirimiz kendimizi yönetmekle ilgili çok iyi bir fikre sahip değiliz.Yetenekli olduğumuza inanmaya gelince,diğerlerini yönetemiyorsak en azından kendimizi yönetiriz.
  • Where's this boyfriend of yours? I can't wait much longer, I got a flight.
    Erkek arkadaşın nerede kaldı? Daha fazla bekleyemem, uçağı kaçırıcam.

  • Instead of playing our instruments regularly we should play them backwards.
    Enstrümanlarımızı düzenli çalmaktansa geriye doğru çalmalıyız.
  • A good part of his present position at the institute is due to your valuable research.
    Enstitüdeki şu andaki poziyonunun önemli bir kısmını senin değerli araştırmalarına borçludur.
  • I'm so full of your delicious dinner.l'm unable to move a muscle.
    Enfes akşam yemeğinden dolayı çok yedim. Kılımı kıpardatamıyorum.
  • Worry not I will be as a fly on the wall a grain of salt in the ocean….I will slip amongst them like a transparent......thing.
    Endişe etme;duvardaki sinek gibi olacağım, okyanusta bir tuz tanesi…şeffaf bir şey gibi süzüleceğim aralarına
  • I'm concerned it might be serious because his vision's impaired. And he seems to be in a lot of pain.
    Endişe ediyorum çünkü görmesinde sorun var ve çok acı çekiyor.
  • What I want to figure out most is, "why" she was hiding it from us. It could be that pair of gloves. That's highly unlikely.A murderer has no time to take off his gloves in front of his victim
    Ençok anlamayı istediğim şey nedene onu bizden sakladığıdır.Bu o eldivenler olabilirdi.
    Bu çok uzak bir ihtimal. Bir katilin kurbanının önünde eldivenlerini çıkaracak kadar zamanı olmaz.
  • He climbs to the highest bloody room of the tallest bloody tower... and what does he find? Some gender confused wolf telling him that his princess... has already married.
    En yüksek kulelere tırmanıp… ne öğreniyor? Cinsiyeti şaşmış bir kurt ona prensesinin…çoktan evlendiğini söylüyor.
  • She violates our highest law And then seeks to force us into submission.. with a threat of war
    En üstün kanunumuzu ihlal ediyor. Ve sonra bizleri savaş tehdidiyle boyun eğmeye zorlamaya çabalıyor.
  • But the thing I felt most strongly about, and put at the end of one of the prison diaries, was education.
    Jeffrey Archer
    En şiddetli şekilde hissettiğim ve hapishane günlüklerinin birinin sonuna koymayı düşündüğüm şey eğitimdi.
  • Last time you were here, we had a number of complaints from our guests.
    En son sefer burada kaldığınızda, konuklarımızdan bir sürü şikayet almıştık.

  • I can't remember the last time
    you invited me for a cup of coffee.
    En son beni ne zaman kahve içmeye
    davet ettiğini hatırlamıyorum.
  • "we have called this meeting
    of our nearest and dearest"
    En sevdiğimiz ve değer
    verdiğimiz yakınlarımızı...
  • And the hardest of them all
    was Edward Boyton,
    En serti de Edward Boyton'du.
  • You'll make the best of it.
    En iyisini becerirsin.

91,407 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025