- We must be vey quiet or the bees will discover that I'm tying to get honey from their hive. Shh, shh.I don't know why,but it seems to upset them.
- Çok sessiz olmamız lazım yoksa arılar, kovanlarından bal almaya çalıştığımı anlarlar. Şştt. Bilmiyorum niye ama bu onları bir şekilde sinirlendirdiyor.
- Get out of here and close the goddamn door. - Is it a game? - Now, I'm gonna read some words. They won't make any sense, but I|want you to listen to them anyway.
- Çık dışarı ve kahrolası kapıyı da kapat. - Bu bir oyun mu? - Şimdi birkaç kelime okuyacağım. Bir anlam ifade etmeyecekler ama yine de dinlemeni istiyorum.
- QuicKly, get a ladder! Is this how you keep an eye on him? How did he get up there? I
- I'll hammer you into the ground. How did you get up there? If you fall, you'll break every bone.
- Çabuk! Bir merdiven getir! Ona böyle mi göz kulak oluyorsun? Oraya nasıl çıktı?
- Seni yere çivileyeceğim. Oraya nasıl çıktın? Eğer düşersen bütün kemiklerin kırılır.
- You said you were going to Cornwall.
- Truro is in Cornwall. You got any money?
- Yeah, some.
- You can get us something to eat and a cup of tea at the next services.
- We won't be stopping after that. The truck has to be back in the yard by 7:00..
- Bobby. Is that a rabbit's foot? We in Cornwall yet?
- Surprise, surprise, awake at last.
- Cornwall'a gittiğini söylemiştin.
- Turro Cornwall'da. Hiç paran var mı?
- Evet, biraz.
- Gelecek servisten bize yiyecek birşeyler ve bir fincan çay alabilirsin.
- Bundan sonra durmayacağız. Kamyonun saat 7'de depoya geri dönmesi gerekiyor.
- Bobby. Bu tavşan bacağı mı? Cornwall'a geldik mi artık?
- Sürpriz, sürpriz, sonunda uyandı.
- You ever notice how they never come down here. This is where the work is, right? Same reason we get a half share to their one. Our time is their time.
- Buraya nasılda hiç gelmediklerini fark edemiyorsun. Burası işin olduğu yer, tamam mı? Onların bir payına karşılık bizim yarım almamızla aynı nedenden. Bizim zamanımız onların zamanı.
- Where'd you get that?
- From the great Antarctic pine forest right over the hill.
- There are no pine forests in Antarctica.
- This one's a blue spruce.
- There are no blue spruce in...
- I chewed this pine tree down with my teeth. Like a beaver. I'm hungry, I haven't eaten in three days.
- Bunu nereden aldın?
- Tepenin tam üzerindeki Antarktik çam ormanından.
- Antarktika'da çam ormanı yoktur.
- Bu bir mavi ladin.
- Burada mavi ladin...
- Bu çam ağacını dişlerimle çiğnedim. Bir kunduz gibi. Çok açım. Üç gündür yemek yemedim.
- Where'd you get that?
- From the great Antarctic pine forest right over the hill .
- There are no pine forests in Antarctica. This one's a blue spruce.
- Bunları nereden buldun?
- Tepenin üzerindeki büyük Antartika çam ormanından.
- Antartika'da çam ormanı yok. Bınlar mavi Ladin.