go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1354 kişi  15 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

really

ünl. gerçekten mi
zf. gerçekten
  • - Sure. Yeah. Must be really tough. I remember when my aunt died. It was so unreal, it was the 4th of july. I'll never forget it. So, listen, Warren. I know now is definitely not the time to talk about it, but..
    - Elbette. Evet. Çok zor olmalı. Halamın öldüğü zamanı hatırlıyorum. Çok gerçek dışıydı, Temmuz'un 4'üydü. Hiç bir zaman unutmayacağım. Waren, Biliyorum, bunu konuşmanın hiç zamanı değil ama...
  • - Make sure you're not late for other clients.
    - No, money's fine, really
    - Bye, Ford. You're our hero. You're the greatest.
    - Diğer müşterilere geç kalmayacağından emin ol!
    - Hayır, parada problem yok, gerçekten.
    - Bay, Ford. Kahramanımızsın. Sen bir tanesin.
  • - I am sorry, I was rude before. I really am
    - Okay, no more crying. Please! What a night, Paul, Do you like my hairdo?
    - Yes, I do.
    - Then why don't you touch it?
    - I don't want to mess it up.
    - Daha önce kabalık ettiğim için üzgünüm. Gerçekten.
    - Tamam daha fazla ağlamak yok. Lütfen. Ne geceydi ama. Paul, saç şeklimi beğendin mi?
    - Evet, beğendim.
    - O halde neden dokunmuyor musun?
    - Saçını bozmak istemiyorum.
  • - She had a bad time at home when she was a kid. Her home was really bad. I think a lot of drinking and physical stuff. She doesn't talk about that.
    - Çocukken evde zor zamanlar geçirmiş. Evi gerçekten kötüydü. İçki ve fiiksel şeyler de varmış sanırım. Bu konuda çok konuşmaz.
  • -Are you really determined about moving back to Connecticut?
    -I've thought about it a lot.
    - Connecticut'a geri gitmeye gerçekten kararlı mısın?
    - Bunun hakkında çok düşündüm.
  • - There isn't anyone. Maybe an Eskimo who can ice-fish for food. Help me to build a nest for when the baby comes.
    - There are no Eskimo here, and you're not really pregnant. You made that up.
    - Burada kimse yok. Belki yiyecek için buzda balık avlayan bir Eskimo. Bebeğin gelişi için bir yuva yapmama yardım et.
    - Burada Eskimo felan yok, ve sen de aslında hamile değilsin. Hepsini sen uydurdun.
  • - You really believe that?
    - I have to.
    - Buna gerçekten inanıyor musun?
    - İnanmak zorundayım.
  • -What's that?
    -It is an investment opportunity, It's really exciting.
    - Bu nedir?
    -bir yatırım fırsatı. Gerçekten heyecan verici.
  • - Well, that's really not fair. - I know.
    - Bu hiç adil değil. - Biliyorum.

  • - That's great.
    - Not bad.
    - A big computer company. It's really well-paid.
    - Three months ago I wouldn't have hesitated.
    - Why?
    - Maybe because I hadn't met you yet.
    - Bu harika.
    - Fena sayılmaz.
    - Büyük bir bilgisayar şirketi. Çok iyi para veriyorlar gerçekten.
    - Üç ay önce olsa, tereddüt etmezdim.
    - Neden?
    - Belki seninle henüz tanışmamış olduğum için.
  • - They'll believe us. - Really?
    - Bize inanacaklar. - Gerçekten mi?

  • - You have to believe in something. I want you to know that when we were together ... I was really happy.
    - Birşeye inanmak zorundasın. Seninle beraberken... çok mutlu olduğuma inanmanı istiyorum.
  • - A lot of men wear anklets. - Really?
    - Birçok erkek halhal takıyor. - Gerçekten mi?

  • - I remember quite a bit of it. Really in a big hangar down in Kent... We were driving round this airfield in a Mini Cooper.
    - Birazını hatırlıyorum. Kent'de büyük bir hangarda... Bir Mini Cooper'la askeri havaalanına gidiyorduk.
  • - lt wasn't a dream.
    - Of course it was.
    - No, I don't think so. I think it really happened. I'm a prophet. I've been given a book. but they took it back...but somehow there's still this book in me.
    - Bir rüya değildi.
    - Elbette ki rüyaydı.
    - Hayır. Sanmıyorum. Sanırım, gerçekten oldu. Ben bir kahinim. Bana bir kitap verildi ama sonra onlar kitabi geri aldılar. .. ama bir şekilde hala içimde bu kitap var.
  • - lt wasn't a dream.
    - Of course it was.
    - No, I don't think so. I think it really happened. I'm a prophet.
    - Bir rüya değildi.
    - Elbette ki rüyaydı.
    - Hayır. Sanmıyorum. Sanırım, gerçekten oldu. Ben bir kahinim.
  • - lt wasn't a dream.
    - Of course it was.
    - No, I don't think so. I think it really happened. I'm a prophet.
    - Bir rüya değildi.
    - Elbette ki rüyaydı.
    - Hayır. Sanmıyorum. Sanırım, gerçekten oldu. Ben bir kahinim.
  • - I admit, I had come to enact a farce. But I've really fallen in love with you. Whoever you are, however you are... I love you.
    - Your friend has hurt my friend's heart. If something happens to her....
    - Bir oyun oynamaya geldiğimi kabul ediyorum. Ama gerçekten sana aşık oldum. Her kim olursan ol, her ne şekilde olursan ol... Seni seviyorum.
    - Arkadaşın, benim arkadaşımın kalbini kırdı. Eğer ona birşey olursa....
  • - You really missed me? - Yeah.
    - Beni gerçekten özledin mi? - Evet.

  • - Oh, I think you're really sick. - I'm not sick.
    - Bence sen gerçekten hastasın. - Ben hasta değilim.


7,604 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024