go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 2556 kişi  12 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

get

got, gotten, getting, gets
f. edinmek
  • - You're gonna get arrested.
    - No, you are.
    - Tutuklanacaksın.
    - Hayır, esas sen tutuklanacaksın.
  • - You need a tetanus shot. You need to get rid of that dog.
    - He didn't mean any harm.
    - Takes your hand off and he means no harm? You should get rid of him,
    - Tetanoz aşısı olman lazım. Bu köpekten kurtulmalısın.
    - Zarar vermek istmedi.
    - Elini sıyırdı ve zarar vermek istemedi öyle mi? Ondan kurtulmalısın.
  • - The tailor is going on vacation, then he needs three days for alterations.
    - Too long. We'll get another tailor.
    - Terzi tatile çıkıyor, o zaman kendisinin değişiklikler için üç güne ihtiyacı var.
    - Çok uzun süre. Başka bir terzi buluruz.
  • - You know what l'm gonna do at witness stand? l thought l'd get all teary eyes and ask for your handkerchief.
    - Tanık sandalyesinde ne yapacağım biliyor musun? Düşündüm de yaşlı gözlerle senden mendilni isteyebilirim.
  • - Okay, let's get going. - Let's get focused here.
    - Tamam, haydi başlayalım. - Konsantre olalım.

  • - Okay, we should get going.
    - Let me get my coat.
    - Tamam, gidelim artık.
    - Paltomu alayım.
  • - Okay, let's get out.
    - One at a time.
    - Tamam, dışarı çıkın.
    - Teker teker.
  • - All right, let's get going. - All right, let's go to work.
    - Tamam, devam edelim. - Tamam, işe koyulalım.

  • - Let's get this straight. Marty is your kid, not mine. All the world's money wouldn't help that lazy bum.
    - Stop it, Biff. Just stop it.
    - Look at him. He's a butthead, just like his old man was.
    - Don't you dare to talk about him like that.
    - Şunu doğru anlayalım. Marty senin çocuğun, benim değil. Dünyadaki tüm paraların bu tembel serseriye yardımı olmaz.
    - Kes şunu Biff. Kes şunu.
    - Ona bir bak. Kalın kafalı aynı babası gibi.
    - Onun hakkında bu şekilde konuşmaya cüret etme sakın.
  • - Presently there are several ships positioned outside the harbour to intercept us. To get in, we're going to have to use a tactic that is some what bizarre.
    - Şu aralar yolumuzu kesmek için limanda konumlanmış gemiler var. İçeriye girmek için biraz garip bir taktik kullanmamız gerekecek.
  • - There's nobody to replace me now.
    - If you get arrested, we will replace you however we can.
    - Şu anda benim yerimi alabilecek kimse yok.
    - Eğer tutuklanırsan, her ne şekilde yapabilirsek yapalım yerini alacak birini bulacağız.
  • - See those men? I'd rather they not see me. If you could just help me get to the escalator.
    - Okay.
    - Usually, you only see things like this in the movies.
    - Şu adamları görüyor musun? Onların beni görmemesini tercih ederim. Mümkünse, bana yalnızca yürüyen merdivene varmam için yardım et.
    - Olur.
    - Genellikle bunun gibi şeyleri sadece filmlerde görürsün.
  • - Wait for the edge now. Wait till we get there.
    - I'm waiting.
    - Şimdi sınırı bekle. Biz oraya varana kadar bekle.
    - Bekliyorum.
  • - Well, just get a good night's sleep.
    - Yeah.
    - Şimdi iyi bir uyku çek.
    - Evet.
  • - It's just ringing.
    - What do you mean, it's just ringing? Where's my megaphone?
    - In the trunk. You want it now?
    - No, tomorrow. Yes. Now, goddamn it! Get down from there. Don't you want to talk to them?
    - Not yet. What's goin' on? Huh? We've only been in here for five minutes.
    - Şimdi çalıyor.
    - Şimdi çalıyor da ne demek? Megafonum nerede?
    - Sandıkta. Şimdi mi istiyorsun?
    - Hayır, yarın. Evet. Şimdi, kahrolası! İn oradan aşağı! Onlarla konuşmak istemiyor musun?
    - Henüz değil. Neler oluyor, ha? Sadece beş dakikadır buradayız daha.
  • - It's just ringing.
    - What do you mean, it's just ringing? Where's my megaphone?
    - In the trunk. You want it now?
    - No, tomorrow. Yes. Now, goddamn it! Get down from there. Don't you want to talk to them?
    - Not yet. What's going on? Huh? We've only been in here for five minutes.
    - Şimdi çalıyor.
    - Şimdi çalıyor da ne demek? Megafonum nerede?
    - Sandıkta. Şimdi mi istiyorsun?
    - Hayır, yarın. Evet. Şimdi, kahrolası! İn oradan aşağı! Onlarla konuşmak istemiyor musun?
    - Henüz değil. Neler oluyor, ha? Sadece beş dakikadır buradayız daha.
  • - Just tell me I won't get mad.
    - What if we.. No, never mind.
    - What is it? Is it about a baby? Are you saying adoption?
    - Söyle hadi, kızmayacağım.
    - Peki biz... Yok, boşver.
    - Nedir? Bir bebek hakkında mı? Evlat edinmekten mi söz ediyorsun?
  • - You know what the next move is, don't you?
    - Yes, l do. Jack Burden Willie Stark's hatchet man .
    - How did you find out ?
    - This would never stand at law. lt happened over 25 years ago. You could never get any testimony. Everybody is dead.
    - Everybody except you .You're alive. People think you're a certain kind of man.
    - Sonra ne olacak biliyorsun, değil mi?
    - Evet, biliyorum. Jack Burden, Willie Stark'ın kiralık katili.
    - Nasıl öğrendin?
    - Bu mahkemeye girmez. Bu olay 25 yıl önce oldu. Hiçbir şekilde ifade alamazsın. Herkes öldü.
    - Sen hariç herkes. Sen yaşıyorsun. İnsanlar seni güvenilir biri olarak biliyor.
  • - Are you all right?
    - Oh, lot of gas pressure in here, man! Get me out!
    - Siz iyi misiniz?
    - Burada çok fazla gaz basıncı var. Beni çıkartın!
  • - I am telling you two again, you'll have to kill me to stop me. I can't let Olympus survive. He treats us like laboratory rats!
    - Hitomi, get out of the way!
    - No.
    - Siz ikinize tekrar söylüyorum, beni durdurmak için öldürmeniz gerek. Olympus'un yaşamasına izin veremem. Bize birer labaratuvar faresi gibi davranıyor.
    - Hitomi, yoldan çekil!
    - Hayır.

9,790 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025