- l've got a Missing Persons Male, Caucasian, 24 years. Name: Embry Larkin.
- So, when'd this kid go missing?
- Uh... two years ago, from the university. Rich kid. Dropped out. No family.
- Kayıp bir erkek var elimde. Kafkas. 24 yaşında. İsim: Embry Larkin.
- Peki, bu çocuk nerede kaybolmuş?
- Aa ... iki yıl önce, üniversitede. Zengin bir çocuk. Okuldan ayrılmış. Ailesi yok.
- Did you find the murderer?
- A man from Marseille.
- The murderer. The real murderer?
- There's a problem, Ledda. I have the story, but there' no evidence against the baron.
- You have my testimony.
- Katili buldun mu?
- Marseille'dan bir adam.
- Katil. Gerçek katili?
- Bir problem var, Ledda. Hikayem hazır, ama barona karşı kanıt yok.
- Benim ifademe sahipsin.
- A runaway slave. Bought be a Spanish settler from a slave trader.
- l see. Is that lawful?
- Supply and demand is the law of trade.
- And the law of souls?
- Kaçak bir esir. Bir esir tüccarından İspanyol göçmen olarak alınmış.
- Anlıyorum. Bu yasal mı?
- Arz ve talep ticaretin kanunudur.
- Ya ruhun kanunu?
- Jas, looking down from here... it's really high.
- Of course, it's high. We're on the 10th floor.
- Have you thought of suicide? From here, sh-sh... and jump...
- Sure.
- Jas, buradan aşağı bakınca... gerçekten çok yüksek.
- Elbette yüksek. 10. kattayız.
- Hiç intihar etmeyi düşündün mü? Buradan hop hooop ve atla...
- Elbette.
- Apologize for doing my job?
- This isn't a request, captain. It's a direct order from the joint chiefs and the president. Now, you have two choices: Apologize or disobey a direct order.
- İşimi yaptığım için özür mü dileyeceğim?
- Bu bir rica değil yüzbaşı. Kolektif amirler ve başkandan direkt gelen bir emir. Şimdi iki seçim şansın var; Özür dilemek veya direkt bir emire itaatsizlik etmek.
- l'll get right to the point. Our mascot was stolen from his tank last night. Are you familiar with Snowflake?
- Negative
- We got him from Miami. He's a rare bottle-nosed dolphin. This is a new trick. He was going to do for the half time show.
- Hemen konuya gireceğim. Maskotumuz dün gece tankından çalındı. Snowflake'i bilir misin?
- Hayır.
- Onu Miami'den almıştık. Az bulunan şişe-burun yunuslardan. Bu yeni oyunu. Şovun yarısını o yapacaktı.
- I have guests from the country here for the parade. As you know, new idea leniently implemented by the lawful authorities, have my full approval.
- Geçit töreni için jüriden misafirlerim var. Bildiğin gibi, yasal otoriteler tarafından ılımlı bir biçimde uygulanan yeni fikir benim tam onayımı aldı.
- How did you come into my house?
- From Mohan's house. l couldn't come from the front door. So l had to do so.
- Why do you go quietly? - in the darkness like a thief ?
- What is the use of keeping this from you. l go to meet Mohan's wife.
- Evime nasıl girdin?
- Mohan2ın evinden. Ön kapıdan gelemedim. Ben de böyle yapmak zorunda kaldım.
- Neden bu kadar sessizce girdin? - bir hırsız gibi karanlıkta?
- Bunu senden saklamanın ne anlamı var. Mohan'ın karısıyla buluşacağım.
- Yes, David. I've been waiting for you. Dr. Know told me you'd be here.
- Is Blue Fairy here too?
- I first heard of your Blue Fairy from Monica. What could the Blue Fairy do for you?
- Evet, David. Ben de seni bekliyordum. Doktor Know bana buraya geleceğini söylemişti.
- Mavi Peri de burada mı?
- Mavi Peri'ni ilk kez Monica'dan duymuştum. Mavi Peri senin için ne yapabilir?
- lt is all a lie right from the very beginning. My brother was right. There isn't a guy l trust. Wendy, are you okay? Why do you cry?
- Dragon's dead. And the ugly brothers are dead too. l've done what you've asked.
- Did anyone know?
- The entire Taiwan knows.
- En başından beri hepsi yalan. Kardeşim haklıydı. Güvendiğim biisi yok. Wendy sen iyi misin? Neden ağlıyorsun?
- Dragon öldü. Ve çirkin kardeşler de öldü. Benden istediğini yaptım ben.
- Kimse biliyor mu?
- Bütün Tayvan biliyor.