go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1526 kişi  03 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

when

ünl. ne zaman
zf. dığı zaman
  • - When do you plan to open?
    - Next Christmas.
    - Ne zaman açmayı planlıyorsun?
    - Gelecek yılbaşı.

  • - What calls? - I made a friend when I was in Europe.
    - Ne konuşması? - Avrupa’dayken bir arkadaşım vardı.

  • - What for? For you, for the children, for our family?
    - It's so nice when you laugh .
    - I'll be gone for a few days.
    - Why?
    - Business.
    - Okay.
    - Ne için? Senin için mi, çocuklar için mi, aile için mi?
    - Güldüğün zaman çok güzelsin.
    - Birkaç günlüğüne yokum.
    - Neden?
    - İş.
    - Tamam.
  • - What do you have to be mad about? I understand it must have been hard for you when I left. But you didn't put up a fight.
    - What kind of fight was I supposed to put up?
    - Ne için kızmak zorundasın? Gittiğimde herşey senin için zor olmuş olmalı, anlıyorum. Ama kavga çıkartmadın?
    - Ne tür bir kavga çıkartmam gerekirdi?
  • - I was immediately struck by their music, their beat and sense of humour on stage. Even when I met them, I was struck again by their personal charm.
    - Müziklerine, tempolarına ve sahnedeki mizah anlayışlarına hemen vurulmuştum. Onlarla tanıştığımda bile, bu sefer kişisel cazibelerine çarpıldım.
  • - They said Monroe Park, by the fountain.
    - When?
    - Monroe Park'ı, suyun yakınında dediler.
    - Ne zaman?
  • - Lisa, don't tire him out too bad on the honeymoon. I need this kid fresh when he gets back.
    - Lisa, balayında onu fazla yorma. Döndüğünde bu çocuğa taze ihtiyacım var.
  • - It looks delicious. Let's finish it. Anyway, you looked so cool when you slapped me last night.
    - lf you don't wake up, I will kick you.
    - What if that still doesn't work?
    - Then I'll die.
    - Lezzetli görünüyor. Hadi bitirelim şunu. Neyse, dün gece beni tokatladığında çok havalı görünüyordun.
    - Eğer uyanmazsan, seni tekmelerim de.
    - Ya eğer bu da işe yaramazsa?
    - O zaman ölürüm.
  • - When I was a kid I used to say 'Hey, Dad only girls keep diaries', and he'd just laugh. He was a really good guy, my dad. But he was too hard on himself.
    - Küçükken 'Hey, Baba' derdim... 'sadece kızlar günlük tutar' ve o da bana gülerdi. Benim babam gerçekten iyi bir adamdı. Ama kendine karşı çok sertti.
  • - l'm scared. Please don't go tonight, stay here with me.
    - No, l'll sleep downstairs. l'll protect you. l'm ten times more brutal than Dragon.
    - When you're so disrespectfull ...
    - But now, you're crossing the line.
    - Please forgive me...
    - Korkuyorum. Lütfen bu gece gitme, burada benimle kal.
    - Hayır. Alt katta uyuyacağım. Seni korurum.Ben Dragon'dan on kat daha vahşiyim.
    - Bu kadar saygısız olduğunda...
    - Ama şimdi, çizgiyi aşıyorsun.
    - Lütfen, beni affet...
  • - Don't blame yourself. There was no way you could have known. Just like when you recovered Rambaldi's journal, you had no idea it contained a formula.
    - What are you talking about? What formula?
    - A formula for a medication.
    - Kendini suçlama. Bilebilmenin hiç bir yolu yoktu. Aynen Rambaldi'nin günlüğünü geri aldığında, içinde bir formül olduğu hakkında bir fikrin olmadığı gibi.
    - Sen neden bahsediyorsun? Ne formülü?
    - Tedavi için bir formül.
  • - In the forest.. where I could survive myself. And where I grew up free and strong like a jaguar. When I was 20 years old I went to the castle to claim for what was mine...
    - Kendi başıma hayatta kaldığım yer olan... ormanda. Ve bir jaguar gibi güçlü ve özgür olarak büyüdüğüm yerde. 20 yaşındayken benim olanı ilan etmek için şatoya gitmiştim...
  • - We'll need a full autopsy.
    - With emphasis on the cranial and oral areas. Let us know when the report comes in, will you, please?
    - Kapsamlı bir otopsiye ihtiyacımız olacak.
    - Kafatası ve oral bölgeler üzerinde durulan noktalarla birlikte. Rapor geldiğinde bize bildirin, olur mu, lütfen?
  • - I remember what you were like when you first walked through my door. Jittery as a june bug. And now just look at you. You sure did surprise me,[
    - Kapımdan içeri ilk girdiğin anda olduğun haliyle hatırlıyorum seni. Haziran böceği kadar gergindin. Ve şimdi bir bak kendine. Beni gerçekten şaşırttın.
  • - I was out for blood. It happens. To all of us. We're not machines, Lianna. When we're hurt, we lash out. That's no excuse for what I put you through.
    - Kan için dışardaydım. Bu olur. Hepimize. Makine değiliz, Lianna. Canımız yandığında, saldırırız. Bu seni düşürdüğüm durum için bir bahane olamaz.
  • - I thought we were having coffee. You can trust me, you know.
    - I know that.
    - I'd never hurt you. Remember when you said some people were meant to meet each other? Maybe we were meant to meet that way.
    - Kahve içeceğimizi sanıyordum. Bana güvenebilirsin, biliyorsun.
    - Bunu biliyorum.
    - Asla seni incitmem. Bazı insanların tanışmasının kaderleri olduğunu söylediğini hatırlıyor musun? Belki de bizim bu şekilde tanışmamız gerekiyordu.
  • - Do you have a Kleenex? A handkerchief?
    - Here.
    - I hate it when my eyes get all puffy.
    - Kağıt mendilin var mı? Ya da mendilin?
    - İşte.
    - Gözlerimin şişmesinden nefret ediyorum.
  • - when the end comes... all that will be left is us.
    - That's why they hate us.
    - And that's why you must stay here. With me.
    - İşin sonu geldiğinde... kalan sadece bizler olacağız.
    - Bu yüzden bizden nefret ediyorlar.
    - Ve bu yüzden burada kalman gerekli. Benimle.
  • - I have to pee.
    - I'll go with you.
    - No, I want to pee outside. I'll work on my car.
    - I could kick that jack away.
    - Since when do you repair cars?
    - Since today.
    - Maybe you should be a mechanic.
    - İşemem gerek.
    - Seninle geleyim.
    - Hayır, ben dışarıda işemek istiyorum.Arabamın üzerinde çalışacağım.
    - Krikoyu ben halledebilirim.
    - Ne zamandan beri araba tamir ediyorsun?
    - Bugünden itibaren.
    - Belki de tamirciliğe başlamalısın.
  • - People change. Raj has changed too. At school he used to be very quiet. Now he has great sense of humour. When l asked him what he's up to... he said he's a thief.
    - Maybe that wasn't a joke?
    - İnsanlar değişir. Raj da değişti. Okuldayken çok sessizdi. Şimdiyse harika bir mizah anlayışı var. Ona neler yaptığını sorduğumda... hırsız olduğunu söyledi.
    - Belki de bu bir şaka değildi?

13,188 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025