go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 794 kişi  03 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri
Top 5000 » we're

we're

  • - I'll drive you to the airport. - No, we're taking a cab.
    -Sizi havaalanına ben götüreceğim. -Hayır, taksi tutarız.

  • What happens when we reach the shore?
    -We unload.
    -Then what?
    Remember talking about finding a road across the mountain? Well, we're gonna try and find one.
    -Kıyıya vardığımızda ne olur?
    -Yükü boşaltırız.
    -Sonra ne?
    -Dağın karşısında bir yol bulmakla ilgili konuştuğumuzu hatırla. Tamam,uğraşacağız ve bir yol bulacağız.
  • -Did you hear the good news, darling? We're playing at the palace.
    -How marvelous!
    -İyi haberleri duydun mu, sevgilim? Sarayda oynuyoruz.
    -Müthiş!
  • -A doctor and his patient are a team, captain. Don't you agree?
    - Sure.
    -And since we're a team, why don't you do the diet part?
    -Doktorla hastası bir takımdır, Kaptan. Katılmaz mısınız?
    -Kesinlikle.
    -Ve madem ki bir takımız neden siz diet kısmını yapmıyorsunuz?
  • - Shut your mouth and stop the car!
    - No! I'm your hostage. You need me.
    - Hey, we're not hijacker, we don't need a hostage.
    -Çeneni kapat ve arabayı durdur!
    - Hayır, ben senin rehinenim. Bana ihtiyacın var.
    - Hey, biz korsan değiliz, bizim bir rehineye ihtiyacımız yok.
  • - We're in the finals on Wednesday. - Yeah!
    -Çarşamba günü finallerdeyiz. -Evet!

  • - We're trying to do a little work here. - Yeah, come on.
    -Çalışmak istiyoruz. - Tamam.

  • -It's not for you to ask such questions. We're here to obey order .
    -Yes, Parmar New Delhi has appointed an enquiry commission.
    -Böyle soruları sormak sana göre değil. Biz düzene itaat etmek için buradayız.
    -Evet, Parmar New Delhi bir sorgu komisyonu atadı.
  • - You have even more beautiful butterflies in America.
    -Yes, we do Well, we're a country of unlimited opportunities.
    -Amerika’da çok daha güzel kelebekleriniz var.
    -Evet, var. Amerika limitsiz fırsatların olduğu bir ülke.
  • - Is there more rebuttal?
    - We're over a barrel, Mitch.We have to use him.
    -Aleyhte başka deliller var mı?
    -İçinden çıkılması güç bir durumdayız, Mitch. Ondan faydalanmalıyız.
  • - And then what? - Then we're there and get fixed up.
    - Ya daha sonra? - Sonra orada iş bulacağız.

  • - I'm sorry, Cole. We're moving you tomorrow.
    - But I like the presidential suite.
    - You'll get a similar room, but the hotel's in Washington, D.C. You won't get a fair trial here, with a jury of James sympathizers.

    - Üzgünüm, Cole. Yarın seni taşıyoruz.
    - ama ben Başkanlık Suitini seviyorum.
    - Benzer bir oda alacaksın yine ama otel Washington, D.C'de. Burada James sempatizanlarından oluşan bir jüriyle adil bir duruşman olmayacak.
  • - You can't distort the plot.
    - Now, we're about ready to open.
    - Changes could be harmful.
    - Taslağı bozamazsın.
    - Şimdi açmaya neredeyse hazırız.
    - Değişiklikler zararlı olabilir.
  • - Presently there are several ships positioned outside the harbour to intercept us. To get in, we're going to have to use a tactic that is some what bizarre.
    - Şu aralar yolumuzu kesmek için limanda konumlanmış gemiler var. İçeriye girmek için biraz garip bir taktik kullanmamız gerekecek.
  • - We're waiting to sign the contract. - They liked the idea?
    - Şimdi de sözleşme imzalamayı bekliyoruz. - Fikrinizi beğendiler mi?

  • - I'll tell you what we're going to do. We're gonna do a little science experiment.
    - What are you doing?
    - Size ne yapacağımızı anlatacağım. Küçük bir teknik deney yapacağız.
    - Ne yapıyorsunuz?
  • - You spoke of an epitaph for Señor Bello.
    - Yes, I did. Get it ready. We're going into Balintawak tonight.
    - Senyor Bello için bir kitabeden bahsettin.
    - Evet bahsettim. Hazırlan. Bu gece Balintawak’a giriyoruz.
  • - We're proud of you.
    - Thanks.
    - Seninle gurur duyuyoruz.
    - Sağolun.
  • - We're going to get you home. Get him a cab!
    - Give me a gin and tonic.
    - Last call was half an hour ago.
    - Give me one or I'll kill you.
    - Just one.
    - Seni eve götürüyoruz. Ona bir taksi çağırın!
    - Bana bir cin-tonik verin.
    - Son servis yarım saat önceydi.
    - Bana bir tane ver, yoksa seni öldürürüm.
    - Sadece bir tane.
  • - You and me are so different, Charles.
    - We're different talents. I know.
    - Sen ve ben çok farklıyız, Charles.
    - Farklı yetenekleriz (yetenekli kişileriz). Biliyorum.

1,784 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024