go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1025 kişi  04 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

make

made, made, making, makes
f. yapmak
i. yapı, kazanç
  • Adventurer Felix Baumgartner will try to break the sound barrier during an attempt to make the highest parachute jump.
    Maceracı Felix Baumgartner, en yüksek paraşüt atlayışını yapma teşebbüsü esnasında ses duvarını kırmayı deneyecek.
  • Please, I would like to return to my table. In a minute I revise my estimate. Make that two months. This is the first time I've done anything like this.
    Lütfen, masama dönmek istiyorum. Bir dakika içinde tahminimi gözden geçiririm. Şunu iki ay yapın. Bu böyle bir şeyi ilk yapışım.
  • Please don't make me guess.
    Lütfen tahmin etmemi istemeyin.

  • Please don't make me sorry
    that I told you.
    Lütfen sana anlattığıma pişman etme beni.
  • Lois, that doesn't
    make any sense at all.
    Lois, bunun bir anlamı yok.
  • show it to Lois,
    make her proud of me.
    Lois'e gösterip benimle
    gurur duymasını sağlayacaktım.
  • Take the box away too. Hurry up! Watch all the exits. Tom, you stay here. Make sure they don't get out.
    Kutuyu da götürün. Çabuk olun! Bütün çıkışları kollayın. Tom, sen burada kal. Dışarı çıkmamalarını sağla.
  • The birds make their hole low down on the trunk where the inner sap-free heartwood is thick enough to accommodate the entire nest.
    Kuşlar, deliğini ağacın gövdesinin alt tarafında yuvanın bütününü tutabileceği kadar kalın olan sıvısız kısmında yaparlar.
  • He's going to make it.
    Kurtulacak.
  • Well, I think I was trained to make a difference, Kurth.
    Kurth, sanırım ben bir farklılık yapmak için eğitilmişim.
  • Can you make meat loaf?
    Köfte de yapabilir misin?

  • Circumstances don't make a person; they reveal him or her.
    Richard Carlson
    Koşullar bir kişiyi yapmaz,onu ortaya çıkarır.
  • Don't be afraid, Carlo. Do you think
    I'd make my sister a widow?
    Korkma, Carlo. Kızkardeşimi
    dul bırakacağımı mı sanıyorsun?
  • ***** I make my ling with my hands.
    Komik. Lütfen Charlie,
    ellerimle para kazanıyorum.
  • Chemistry can be a good and bad thing. Chemistry is good when you make love with it. Chemistry is bad when you make crack with it.
    Adam Sandler
    Kimya iyi yada kötü bir şey olabilir.Kimya onunla aşk yaparsan iyidir,Kimya onunla deneme yaptığında kötüdür.
  • . Stop that It's a tough world out there. I didn't make the world.
    Kes şunu. Dışarıda sert bir dünya var. Dünyayı ben yaratmadım.
  • He knows he's a target. The next move we make must be made with extreme caution.
    Kendisinin bir hedef olduğunu biliyor. Yapacağımız sonraki hamle, son derece ihtiyatla yapılmalı.
  • He knows he's a target. The next move we make must be made with extreme caution.
    Kendisi hedef olduğunu biliyor. Yapacağımız sonraki hamle son derece dikkatle yapılmalı.
  • Didn't it make you feel
    like less of a man?
    Kendini daha az erkek
    hissettirmedi mi?
  • Don't try to make me feel better.
    Kendimi daha iyi hissetmeme çabalama.


7,713 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024