go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1547 kişi  01 Haz 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

make

made, made, making, makes
f. yapmak
i. yapı, kazanç
  • Make it quick.
    Acele et.

  • It used to be, in the '60s or the '70s...they'd make a movie and a car would pull into a gas station...and there would be no name on the gas station.
    60'lar veya 70'ler de olurdu bu durum...Bir film yaparlardı... Bir araba benzinciye girerdi ve benzincinin hiçbir ismi olmazdı.
  • I’d like to make a reservation for the excursion to Egypt leaving July 16.
    16 Temmuzda yola çıkan Mısır gezisi için rezervasyon yapmak istiyordum.

  • We got enough time to make the 11:00 news.
    11 haberlerine yetiştirmek için yeterli vaktimiz var.

  • and I'll do whatever it takes to make this work.
    ...ve ne pahasına olursa olsun bunun gerçekleşmesi için her şeyi yapacağım.

  • and there's anything I can do to make it right, just let me know.
    ...ve durumu düzeltmek için yapabileceğim bir şey varsa bana söyle.

  • I just knew it was
    gonna make it on TV.
    ...televizyona çıkacağını anlamıştım.
  • I won't pick out in the
    restaurant and make her sick.
    ...restoranda yemeklere
    saldırıp da onu hasta etmem.
  • is make fun of pop
    culture by twisting it
    ...pop kültürünü çarpıtarak eğlenceli kılmak...
  • ...to make sure that things go smoothly
    back home.
    ...orada da her şeyin pürüzsüz gitmesi için.
  • Jim and Dennis,
    glad you could make it.
    ...Jim ve Dennis.
    Gelebildiğinize sevindim.
  • the whole rest of the night
    to make her sick.
    ...geri kalanında
    onu hasta edebilirsin.
  • but the real victory is just
    having a show make it to TV.
    ...gerçek zafer televizyonda
    yayınlanacak olması.
  • that we're going to make a real effort to change.
    ...değişmek için gerçekten
    çaba harcayacağız.
  • and trying not to make eye contact.
    I will find you.
    ...çalışarak geçirebileceğini sanma.
    Benden saklanamazsın.
  • I can tell you that punishment
    will only make this worse.
    ...cezalandırmanın yalnızca durumu
    daha kötü yapacağını söyleyebilirim.
  • maybe it'll piss him off enough to make him call me.
    ...belki bu onu beni arayacak kadar kızdırabilir.

  • - Hello Jack!Sorry to call so late.
    - No, it's all right.
    - I won't be able to make dinner.
    -Merhaba Jack. Bu kadar geç aradığım için özür dilerim.
    -Hayır, önemli değil.
    -Ben bügün akşam yemeği yapamayacağım.
  • -We must make a raid on the town
    .- It will be very risky
    -Kasabaya bir baskın yapmalıyız.
    -Bu çok riskli olacak.
  • -Joey He's your brother, Mom But It's a major embarrassment having an uncle in prison.
    -We all make mistakes in life, children.
    -Joey Senin kardeşin anne. Ama hapiste bir dayının olması daha büyük bir sıkıntı.
    -Hepimiz hata yapabiliriz, çocuklar.

7,713 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024