go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 901 kişi  23 Nis 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

around

zf. etrafta, çevrede, bu civarda
ed. aşağı yukarı
  • He could drive those around him to fury and despair.
    Etrafındakileri çılgınlığa ve ümitsizliğe sürükleyebiliyordu.
  • The discovery of cannibal around us was so disturbing that we hastily left this dreadful place.
    Etrafımızda insan eti yiyenleri öğrenmemiz o kadar rahatsız ediciydi ki hemen bu korkunç yeri terk ettik.
  • lf she can cheat all men around her, she can do that to me as well.
    Eğer etrafındaki tüm erkekleri aldatabiliyorsa, kandırabiliyorsa, bunu bana da yapabilir.
  • lf she can cheat all men around her, she can do that to me as well
    Eğer çevresindeki tüm erkekleri aldatabiliyorsa-kandırabiliyorsa, bana da aynı şeyi yapabilir.
  • If you work for the CIA how come you hang around with dentists? He's installing a miniature radio transmitter in my wisdom tooth.
    Eğer CIA için çalışıyorsan dişçilerle senin ne işin var? Benim 20lik dişime minyatür bir radyo vericisi takıyor.
  • If you look around Brazil you see pregnant women everywhere. Here you don't see that as much. There the only thing they do is babies, babies, babies! Especially the poor families.
    Adriana Lima
    Eğer Brazilya'da etrafına bakınırsan, her yerde bir sürü hamile kadın görürsün. Burada görmediğin kadar. Yaptıkları tek şey bebekler,bebekler,bebekler! Özellikle fakir aileler.
  • If anyone else is eager to share the experience, I'll be around this evening.
    Eğer başka biri deneyimleri paylaşmaya heves ederse, bu akşam buralarda olacağım.
  • I'm about to embark on a journey around the world.
    Dünyanın çevresinde seyahate başlamak üzereyim.
  • Dozens of small boats, which are carrying detergents and straw, are working around the slick.
    Deterjan ve saman taşıyan düzinelerce küçük tekne petrol sızıntısının etrafında çalışıyor.

  • So did you make your way
    around the mountain?
    Dağın tepesine çıkabildin mi?
  • If you've decided already, why'd you beat around the bush?
    Çoktan karar verdiysen, neden lafı dolandırıyorsun?
  • I was a shy, quiet kid. I was happiest playing by myself with my toys, rather than hanging around people.
    Christian Slater
    Çekingen, sessiz bir çocuktum. İnsanların etrafında dolanmaktansa oyuncaklarımla kendi başıma oynamaktan memnundum.
  • He lets me travel around with him
    Civarda onunla seyahat etmeme izin veriyor.
  • He could walk around the street pricking people with pins.
    Caddelerde dolaşıp insanlara iğne batıranlardan olabilir.

  • I sleep here. I walk around town. That's all.
    Byurada uyurum. Kasabada dolaşırım. Hepsi bu.
  • You pranced around here like a ballerina for the whole week.
    Bütün bir hafta boyunca balerin gibi kasıla kasıla dolandın ortalıkta.
  • That's a fascinating place. I'd like to hang around and paint it.
    Burası büyüleyici bir mekan. Etrafını dolaşmak ve boyamak isterim.
  • Looks like a fortress around here.
    Burası bir kaleye benziyor.
  • Do you know a good place to eat around here?
    Buralarda yemek yiyecek iyi bir yer var mı?
  • Do you know a good place
    to eat around here?
    Buralarda yemek yiyecek iyi
    bir yer var mı?

2,371 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024