En çok kullanılan kelimeler
En çok kullanılan fiiller
Boşluk doldurma (kelimeler)
Boşluk doldurma (fiiller)
Kelime tamamlama
Fiil tamamlama
Kelime Eşleştirme
Fiil Eşleştirme
Kelime Telaffuzları
Fiil Telaffuzları
Fiil çekim testleri
|
 zf. etrafta, çevrede, bu civarda
ed. aşağı yukarı Stop messing around and get down to the nitty-gritty. İşi ağırdan almayı bırak,esas konuya gel. Nobody's perfect. There was never a perfect person around. Hiç kimse kusursuz değil. Etrafımızdakilerin hiç biri mükemmel değil.
  Is Herb around? Herb buralarda mı?
 I have tried to walk around with this fake smile pretending everything was fine Her şey yolundaymış gibi yaparak, yüzümde bu sahte gülümseme ile etrafta yürümeye çalıştım. Every time I go around a corner
I keep thinking I'll see my dad. Her köşeyi döndüğümde
babamı görecekmiş gibi oluyorum.. And people all around you
are dropping like flies. Hepiniz sinek gibi avlanıyorsunuz. It stopped in midair, turned around, and flew back over their car. Havada durdu, döndü ve arabalarına doğru tekrar uçtu.
  I am weak. And I am a failure. There is just no getting around it Güçsüzüm. Ve başarısızlık abidesiyim. Bunu kabul etmek gerek. Well, I can see nothing's
changed around here. Görüyorum ki, burada
hiçbir şey değişmemiş. I turned around I would head east to the grocerystore and turn west to get back again...and I would always be wrong.
Geriye döndüm, doğuya bakkal dükkânına yönelirdim ve başladığım yere gelmek için yine batıya döner ve hep yanılırdım. We're really going around in circles here. Just accept the facts, okay? Gerçekten de daireler çizerek yürüyoruz. Gerçekleri kabul et tamam mı?
A lie can travel half way around the world while the truth is putting on its shoes.
Charles Spurgeon Gerçek, ayakkabılarını giyerken yalan dünyanın yarısını gezebilir.18.06.2010 onr - ?eviren: derya ! A lie gets halfway around the world before the truth has a chance to get its pants on.
Winston Churchill Gerçek pantolonunu giyme şansı bulmadan önce yalan dünyanın yarısını kat eder.18.06.2010 onr - ?eviren: derya ! He traveled around the United States last summer. Geçen yaz Birleşik Devletleri dolaştı.
 They covered the floor with flour last night to see if the rats waded around in it. They can see their footprints. Farelerin etrafta dolaşıp dolaşmadığını görmek için, zemini unla kapladılar. Ayak izlerini görebiliyorlardı. but we need to keep him around here. fakat onu buralarda tutmalıyız. Anyone hanging around the house,
strange phone calls? Evin etrafında takılan biri,
garip telefonlar?
 So we're fooling around there. Evde oynaşmaya falan başladık işte.
  Landlady says she hasn't seen
any kids around here. Ev sahibesi etrafta hiç çocuk
görmediğini söylüyor.
  I can't say I go around grieving.Of course he's left a gap but it's no good fretting. Etrafta kederli bir halde dolaştığımı pek de söyleyemem. Elbette onun gidişi hayatımda bir boşluk yarattı ama üzülmenin kimseye faydası yok.
2,371 c?mle
|