go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1086 kişi  03 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

wait

waited, waited, waiting, waits
f. beklemek
i. bekleme
ünl. bekleyin
  • Go back to the house, wait for my call.
    It's important.
    Eve dön ve telefonumu bekle.
    Önemli.
  • Home doesn't seem far from here. l can't see it anywhere insight. So l'll wait patiently for the arrival of night. Maybe in darkness hope will show me a sign.
    Ev buradan uzakta gibi görünmüyor. İçgörüyle hiç bir yeri göremiyorum. Bu yüzden sabırla akşamın gelmesini bekleyeceğim. Belki karanlıkta, umut bana bir işaret verecektir.
  • Oh, I can't wait to see all my old classmates.
    Eski sınıf arkadaşlarımı göreceğim için
    çok heyecanlıyım.
  • Where's this boyfriend of yours? I can't wait much longer, I got a flight.
    Erkek arkadaşın nerede kaldı? Daha fazla bekleyemem, uçağı kaçırıcam.

  • Don't worry. I'll wait for
    you on the other side.
    Endişelenme. Seni diğer
    tarafta bekleyeceğim.
  • You can keep it if you need it .I would gladly wait till payday.
    Eğer işinize yarıyorsa onu saklayabilirsiniz. Ödeme gününe kadar zevkle beklerim.
  • Wait, wait, wait, as long as you're doling it out, you got my 40 bucks?
    Dur, dur, dur. Madem para dağıtıyorsun, benim 40 papelimi de verecek misin?

  • Wait a second. Is that him?
    Dur bir saniye. Şu, o mu?

  • Wait a minute.
    Dur bir dakika.
  • Wait a minute, wait a minute.
    Dur bir dakika, dur bir dakika.

  • Wait till he sees that teddy bear I bought for his birthday.
    Doğum günü için aldığım oyuncak ayıyı görünceye dek bekle.
  • You'll wait for me on the east shore.
    Doğu sahilinde beni bekleyeceksin.
  • You made me wait for you
    Çalışacağım derken...
  • Wait here.
    I'll be right back.
    Burada bekle.
    Hemen dönerim.

  • We usually wait till he puts on headphones before we discuss these things.
    Böyle şeyleri konuşmadan öncekulaklıklarını takmasını bekleriz.

  • If you wait a few minutes, I'll have a gift for you.
    Birkaç dakika beklersen, benim de sana bir hediyem olacak.

  • Some days you just shouldn't get out of bed. In my opinion, you should wait her for the new gas tank from Coober Pedy.
    Bir süreliğine yataktan dışarıya çıkmayın. Bence Coober Pedy'den gelecek yeni gaz tankerini bekleyin.
  • One day she'll fly back to the nest.You wait and see.
    Bir gün yuvaya geri uçacak. Bekle ve gör.
  • Wait a minute, wait a minute. Hold on. We're just patsies.
    Bir dakika, bir dakika. Bekleyin. Biz sadece aldatıldık.

  • You'll have to wait a minute because I'm using your razor.
    Bir dakika beklemen gerekiyor, çünkü senin tıraş makineni kullanıyorum.

518 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024