go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 2090 kişi  04 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

so

zf. o kadar, pek, demek ki
bğ. yani
ünl. öyle mi
  • The United States won two gold medals yesterday and three the day before, so in the first three days of the Olympic Games the American team has won six gold medals.
    Birleşik Devletler dün iki altın madalya kazandı ve önceki gün de üç; yani Olimpiyat Oyunlarının ilk üç gününde Amerika takımı altı altın madalya kazandı.

  • So you want to come up for a few minutes?
    Birkaç dakikalığına yukarı gelmek ister misin?

  • That's hard to get used to when you're on so many fast ones.
    Birçok hızlı asansöre bindikten sonra buna alışması zor.

  • So, would you like some dessert?
    Biraz tatlı ister misin?

  • Beer's not so cool now, is it?
    Bira şimdi pek havalı
    değil, değil mi?
  • l'd like to get one more shot at the coffee so l can spit it in your face!''
    Bir yudum kahve daha içersem yüzüne rahatça tükürebilirim!"

  • I went off somewhere, so I could be alone. There's a gap in my memoryat this point.
    Bir yerlere gidiyordum, belki de bu sırada yalnızdım...Hafızamda bu noktada bir boşluk var.
  • So, do you want to meet, or should I pick you up?
    Bir yerde mi buluşalım yoksa ben mi gelip seni alayım?

  • So, do you want to meet, or should I pick you up?
    Bir yerde mi buluşalım yoksa ben mi gelip seni alayım?

  • A shock, and after brain fever so soon! That is not good.
    Bir şok,ve sonra,çok geçmeden beyin ateşi!Bu iyi değil.

  • You have so many nice jackets. I don't know why you had to bring this jacket.
    Bir sürü güzel ceketin var. Niye bunu getirmek zorundaydın, anlamıyorum.

  • After a while, you get used to it Shep! Come. He gets so excited when new people are here.
    Bir süre sonra buna alışırsın, Shep! Gel. Yeni insanlar buradayken kendisi çok heyecanlanır.
  • It might be set off by microwav ovens, so I would steer clear of pancake houses of the international variety
    Bir mikrodalga fırınla başlatabiliriz bu işi., böylece uluslar arası çesitliliğe sahip krep evlerinden kurtulurum.
  • You told me once that Ron was so secure within himself because he refused to give importance to unimportant things.
    Bir keresinde bana Roy'un kendine çok güvendiğini çünkü önemsiz şeylere önem vermeyi reddettiğini söylemiştin.
  • A woman is more beautiful than the world in which I live; and so I close my eyes.
    Paul Eluard
    Bir kadın içinde yaşadığım dünyadan daha güzeldir; bu nedenle gözlerimi kapatıyorum.
  • Ever since I arrived here acouple of days ago, -- I have so enjoyed getting to know Jeannie's new family.
    Bir kaç gün önce buraya geldiğimden beri Jeannie'nin yeni ailesiyle tanışmaktan büyük keyif aldım.
  • Haven't you noticed the improvement in her legs in a single week? Does love really have so much of strength?
    Bir hafta içinde bacaklarındaki gelişmeyi fark edebildin mi? Aşkın gücü bu kadar çok mu?
  • You want to fall in love with a shoe, go ahead. A shoe can't love you back, but, on the other hand, a shoe can't hurt you too deeply either. And there are so many nice-looking shoes.
    Allan Sherman
    Bir ayakkabıya aşık olmak istersin, düz git. Bir ayakkabı seni sevemez ama diğer taraftan bir ayakkabı seni bu kadar da derinden acıtamaz. Çok da hoş görünen ayakkabılar var.
  • I am going to obtain a car to me perhaps a Jaguar..or perhaps an old airplane. I am going to be a millionaire so that you are to my side.
    Bir araba tedarik edeceğim kendime, belki bir Jaguar yada belki eski bir uçak.Milyoner olacağım ve böylece sende benim tarafımda olacaksın.
  • I demand a recess so that I can take him outside...
    Bir ara talep ediyorum, böylece onu dışarı çıkarıp...


14,406 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025