go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1426 kişi  03 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

so

zf. o kadar, pek, demek ki
bğ. yani
ünl. öyle mi
  • So, uh, what color do you like?
    Hangi rengi seversin?

  • So are you still seeing Chelsea?
    Hâlâ görüşüyor musunuz?

  • Come on. lt'll be so much easier.
    Hadi. Böylece daha kolay olacak.

  • Oh, come on, just say it so we can be even.
    Hadi ama, söyle de berabere olalım.

  • Oh,cool. So what's
    up? You want a quickie?
    Güzel. Ne oldu peki?
    Şipşak mı istiyorsun?
  • Oh, I'm so happy you're safe!
    Güvende olmanıza o kadar sevindim ki.
  • Okay, so it turns out Christopher Mayes
    has a record.
    Görünen o ki Christopher Mayes'in
    sabıkası varmış.
  • You see,they reshape the whole
    breast so you can't even tell.
    Gördün mü? Bütün göğsü yeniden
    biçimlendiriyorlar. Farkı fark etmiyorsun.
  • The only thing Google has failed to do, so far, is fail.
    Google'ın şimdiye kadar yapmakta başarısız olduğu tek şey, başarısızlıktır.
  • l know you gotta go so l've prepared you a fake passport
    Gitmen gerektiğini biliyorum, bu nedenle sana sahte bir pasaport hazırladım.
  • Oh,no,don't go. We
    so enjoy your company.
    Gitme lütfen, varlığın
    çok hoşumuza gidiyordu.
  • So she comes back. She finds the cat, lying on the carpet, stiff as a board.
    Geriye döndüğünde kedisini bulmuş. Halının üstünde tahta gibi kaskatı kesilmiş.

  • I don't really understand that she is joking or not because her face always looks so serious.
    Gerçekten şaka yapıp yapmadığını anlamıyorum çünkü suratı her zaman ciddi.
  • Really? So you'd be okay with this?
    Gerçekten mi? Yani bunu
    sorun etmeyecek misin?
  • So I usually sleep on my left side,
    Genellikle sol tarafımda uyurum,

  • When I was young I used to pray for a bike, then I realized that God does not work that way, so I stole a bike and prayed for forgiveness.
    Gençken, bir bisiklet için dua ederdim, ama sonra Tanrı'nın bu şekilde iş yapmadığını fark ettim, bu yüzden bir bisiklet çaldım ve affedilmek için dua ettim.

  • My young sir, I do not ask so much as that, not the last!
    Genç Bayım,sonuncusunda olduğu gibi,o kadar çok soru sormam.
  • I was on my ship, and then not I'm trapped outside my world for so long trying t get back. But I float here unable to free myself.
    Gemimdeydim ve sonra yalnızca geri dönmeye çalışarak uzun bir süre kendi dünyamın dışında hapsolmadım ama aynı zamanda burada özgür kalmayı başaramadan herşeyi oluruna bıraktım
  • So we're on for later?
    Gelecek misin?

  • I'm so glad you could come over.
    Gelebilmenize çok sevindim.

14,406 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025