go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1776 kişi  06 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

she

ök. dişi
i. kadın
  • - That was a year ago. She was all we had to carry. But she could hardly walk so I left her in the hospital. Some woman in labour screamed. That frightened her.
    - Bu bir yıl önceydi. Taşıyacağımız tek şey oydu. Ama güçlükle yürüyordu bu yüzden onu hastahanede bıraktım. Doğuran bir kadın çığlık atıyordu ve bu da onu korkuttu.
  • - Bravo! She won. Anna is great! Anna Anna, don't misunderstand that, the kisses mean nothing. We just want to excite you to make you fight better
    - Bravo! Kazandı. Anna bir harika! Anna Anna yanlış anlama! Öpücüklerin bir anlamı yok. Sadece daha iyi dövüşmen için seni heyecanlandırmak istedik.
  • - What's gonna happen to us?
    - Well, darling, l - I just don't know.
    - It does look hopeless doesn't it ? I wish we were home with Madame right now. Oh. Poor Madame. She will be so worried.
    - Bize ne olacak dersin?
    - Şeyy hayatım, Ben - ben bilmiyorum.
    - Durum bayağı ömitsiz görünüyor, değil mi? Keşke şu anda Madam'la birlikte evde olsaydık. Zavallı Madam. Çok endişelenecek.
  • -She doesn't like us
    -It's you she doesn't like Dawn is breaking.. the veil of mist slowly rolls back.
    - Bizden hoşlanmadı
    - Hoşlanmadığı sensin. Şafak söküyor…sis örtüsü yavaşça düşüyor üstümüze.
  • - She gets lots of income tax. See she owns three hairdressers.
    - Bir sürü gelir vergisi alıyor. Baksana 3 tane kuaförü var.
  • - She's as skinny as a stick of macaroni.
    - You ough to see her rock and roll with her blue jeans on.
    - She is just skin and bone.
    - l love her and she loves me. this is what counts.
    - Bir spagetti kadar sıska.
    - Cin pantolonunun içinde onu rock and roll yaparken görmelisin.
    - Bri deri bir kemik.
    - Onu seviyorum ve o da beni seviyor. Önemli olan bu.
  • - I met a girl. - Kramer, she was murdered.
    - Bir kızla tanıştım. - Kramer,o kız öldürüldü.

  • - A woman needs space to breathe.
    -Yes, and then she goes elsewhere.
    - Bir kadın nefes alacak yere ihtiyaç duyar.
    - Evet ve sonra başka yere gider.
  • - She said I could invite some friends. - Maybe.
    - Bir kaç arkadaşımı davet edebilirmişim. - Belki.

  • - She mentioned a bench. - What, like at a bus stop?
    - Bir banktan bahsetti. - Ne yani, otobüs durağındaki gibi mi?

  • - She wants to have a drink with me. - Just go. Go.
    - Benimle bir şeyler içmek istiyor. - Git hadi.

  • - She didn't leave me. She just left me behind Bud, let me tell you somethin'. She ain't half as smart as she thinks she is.
    - Beni terketmedi. Sadece beni arkada bıraktı Bud. Sana birşey söyleyeyim mi... Olduğunu sandığının yarısı kadar bile zeki değil.
  • - She can't kill me, right? - No, of course not.
    - Beni öldüremez, değil mi? - Elbette öldüremez.

  • - Perhaps Rosetta though you were painting it as a gift.
    - A gift?Why would she think that?But who can tell with her?
    - I knew her like I knew other women.
    - Belki Rosetta resmi hediye olarak yaptığını düşünmüştür.
    - Bir hediye mi? Neden böyle düşünsün? Kİm söylemiş olabilir?
    - Diğer kadınlar gibi onu da tanıyorum.
  • - Maybe she loves the guy.
    - Maybe I enjoy it. Would you put up with a dog that came home three nights a week?
    - Belki kendisi adamı seviyor.
    - Belki bundan hoşlanırım. Haftada üç gece eve gelen bir köpeğe tahammül eder miydin?
  • - The babysitter stop at the kid's room. She reaches for the doorknob. Her hand is trembling, her heart is beating fast. Sweat pours down her face. She opens the door...
    - Bebek bakıcısı çocuğun odasında durur. Kapı tokmağına uzanır. Eli titremektedir, kalbi hızla çarpmaktadır. Yüzünden terler akar. Kapıyı açar...
  • - Where's miss Blankenship?
    - She went away.
    - Bayan Blankenship nerede?
    - Gitti.
  • - She told me that when you were a boy and didn't get your own way, you'd lie on the floor and kick and get red in the face.
    - Really?
    - Bana senin çocukken istediğin şeyleri yapamayınca, yere yatıp tekmelediğini ve suratının kızardığını anlattı.
    - Gerçekten mi?
  • - She needs me.
    - I need you.
    - To help you have a good time.
    - When was the last time we had a good time?
    - Go back to your friends in the bar.
    - Bana ihtiyacı var.
    - Benim sana ihtiyacım var.
    - İyi vakit geçirmene yardımcı olmak için.
    - En son ne zaman iyi vakit geçirdik ki?
    - Bardaki arkadaşlarına geri dön.
  • - The babysitter stops at the kid's room. She reaches for the doorknob. Her hand is trembling, her heart is beating fast. Sweat pours down her face. She opens the door...
    - Bakıcı çocukların odasının önünde durur. Elleri titreyerek, kalbi hızla ataraak kapının koluna uzanır. Teri yüzünden aşağı süzülür. Kapıyı açar...

3,635 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025