go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1759 kişi  06 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

she

ök. dişi
i. kadın
  • - Poor countess. She died all alone. She deserved better, believe me.
    - Just look at this lamp. Good thing it didn't burn the dress.
    - No one will come to the funeral.
    - Why not?
    - Zavallı kontes. Tek başına öldü. Daha iyisini hak ediyordu. İnan bana.
    - Şu lambaya bir bak. İyi ki elbiseyi yakmamış.
    - Cenazeye hiç kimse gelmeyecek.
    - Neden?
  • - I swear I don't know where she is.
    - Yemin ederim nerede olduğunu bilmiyorum.

  • - So you killed the cat? - That's what she says.
    - Yani kediyi öldürdün? - O böyle söylüyor.

  • - What about that jewel box? Any prints on that?
    - Only Mrs Orcutt's. I'd like to know what she kept in that jewel box.
    - Ya şu mücevher kutusu? Üstünde parmak izi var mı?
    - Sadece Bayan Orcutt'in. Bu mücevher kutusunda ne sakladığını bilmek isterdim.
  • What if she wants
    a corn dog?
    She's about to meet one.
    - Ya o mısır unlu sosisli isterse?
    - Zaten öyle biriyle tanışmak üzere.
  • - I ended up falling in love. It was very exciting for me. I thought he was very handsome. A friend of mine warned me against marrying him. She felt there was something about him.
    - Ve sonuçta aşık oldum. Çok heyecan vericiydi. Çok yakışıklı olduğunu düşünüyordum. Bir arkadaşım onunla evlenmem konusunda beni uyardı. Onda yanlış birşeyler olduğunu hissetmişti.
  • - And you're choosing to tell us about this now? She told me a few weeks back somebody's got to handle the guest entertainment.
    - Ve sen bunu şimdi söylemeyi mi tercih ediyorsun? Bana bir kaç hafta önce biriinin misafirleri eğlendirme işini üstlenmesi gerektiğini söylemişti.
  • - I want you to picture her clothes. Only her clothes, very clearly in your mind.
    - She carries a red handbag...
    - Üstündekileri hayal etmeni istiyorum. Sadece giydiklerini, zihninde net bir şekilde.
    - Bir kadınçantası taşıyor...
  • - Three weeks ago... almost every single newspaper missed this story.. A fashion model killed herself at home. Dunno who she is.
    - How come it didn't make the headline?
    - A top gangster was arrested.
    - Üç hafta önce... hemen hemen her gazete bu hikayeyi kaçırdı. Bir model evinde kendini öldürdü. Kim bilmiyorum.
    - Nasıl oldu da gazete manşeti olmadı, haret?
    - Büyük bir gangster tutuklandı.
  • - She won't get away. She's got a regular job
    - Is she related to anyone? Sexy?
    - Just a skinny chick. I see...so you have a taste for skinny chicks?
    - Uzaklaşamaz. Düzenli bir işi var.
    - Kimseyle ilişkisi var mı? Seksi mi?
    - Sıska bir piliç. Anlıyorum... senin sıska piliçlere ilgin var demek?
  • - She won't get away. She's got a regular job
    - Is she related to anyone? Sexy?
    - Just a skinny chick. I see...so you have a taste for skinny chicks?
    - Uzaklaşamaz. Düzenli bir işi var.
    - Kimseyle ilişkisi var mı? Seksi mi?
    - Sıska bir piliç. Anlıyorum... senin sıska piliçlere ilgin var demek?
  • - She is famous for making all dreams come true. She can get you, whatever kind of girl you want.
    - Tüm hayalleri gerçekleştirmesiyle ünlüdür. Seni her ne çeşit bir kız olmak istiyorsan, o hale getirebilir.
  • - Well, how did she react? - She flipped out. Just left.
    - Tepkisi ne oldu? - Gitti, evi terk etti.

  • - I was Iistening to your phone conversation. She also knew by the time I decoded her anagram, she'd be halfway to Russia.
    - Telefon konuşmanı dinliyordum. Anagramını analiz edene dek, Rusya yolunu yarılamış olacağını o da biliyordu.
  • - What did she say? - You know. The usual.
    - Tam olarak ne söyledi? - Bilirsin, her zamankilerden.

  • - Eventually I began to wonder whether Angie was exactly what I was looking for. For instance, she was late for the new IMAX movie, because the babysitter hadn't turned up.
    - Sonunda, Angie'nin gerçekten aradığım şey olup olmadığını merak etmeye başladım. Mesela, bakıcısı gelmediği için yeni IMAX filmine geç kaldı.
  • - She finally stopped crying yesterday.
    - But then she found one of Richard's cigar butts on the terrace.
    - Sonunda dün ağlamayı kesti.
    - Ama o zaman balkonda Richard’ın sigara izmaritlerinden birini buldu.
  • it was nice talking to you too. Bye!
    She seems like a really nice lady. Does she know, you're a no-good, lying and sack of shit?
    - Sure does.
    - Sizinle konuşmak da güzeldi. Bay!
    - Gerçekten çok hoş bir hanıma benziyor. İyi bir tip olmadığını, yalan söylediğini ve bok çuvalı olduğunu biliyor mu?
    - Elbette, biliyor.
  • - She took advantage of my love.
    - You are blaming her false.
    - lf this is false, why did she leave the house? Why didn't she answer my questions?
    - You misunderstood. That's why l've come to make you understand.
    - Sevgimi kullandı.
    - Onu yanlış yere suçluyorsun.
    - Yanlış yere suçluyorsam, niye evi terketti? Neden sorularıma cevap vermedi?
    - Yanlış anladın. Bu yüzden geldim, sana anlamanı sağlamaya.
  • - She said that big people like you should never use the power like that. She says something horrible will happen.
    - Mind your own business!
    - Senin gibi büyük insanların gücü bu şekilde kullanmamaları gerektiğini söyledi. Korkunç bir şey olacak diyor.
    - Sen kendi işine bak!

3,635 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025