go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 640 kişi  29 Nis 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

could

[can] f. ebilmek, yapabilmek
  • It could be a hot, sweaty room with no air conditioning...
    Sıcak, ter kokulu ve havasız bir oda da olabilir...

  • We just sit in the audience and go, "That was nice. I could wear that."
    Seyircilerin arasında oturur ve şöyle deriz, "Bu güzeldi. Bunu giyebilirim."

  • You son of a bitch,
    I could kill you for that!
    Seni pislik, bunun için seni
    öldürebilirim.
  • You could make him do whatever you please. You could use him to creat absolute mayhem back home.
    seni ne memnun edecekse ona yaptırabilirdin. Eve dönüşte kesin bir karmaşa çıkarmak için onu kullanabilirdin.
  • You little fool! You thought you could defeat the most powerful being on earth!
    Seni küçük aptal! Sen dünyadaki en güçlü varlığı yenebileceğini mi düşündün?
  • -Didn't I say to you When I first saw you, you had.. ...a sort of aura that all actors and actresses have.
    -Well, since you're a playwright, maybe you could use me sometime.
    Seni ilk gördüğümde senin tüm kadın ve erkek oyuncularında olan ışığa sahip olduğunu söylemedim mi?
    -Peki, bir oyun yazarı olduğun için belki beni bir ara değerlendirirsin.
  • Well, I could save
    you the embarrassment
    Seni bu utançtan kurtarabilirim...
  • Perhaps God may forgive you. I would too, if forgiveness could go side by side with contempt.
    Seni belki Tanrı affedebilir. Eğer öfke, bağışlama ile aynı anda olabiliyorsa, ben de affederim.
  • You remember in her statement she said that her sister could smell Dr.
    Sen onun ifadesinde onun kızkardeşinin doktoru kokladığını söylediğini hatırlarsın.
  • I guess you could say I'm cautious, or a coward.
    Namie Amuro
    Sanırım, ben tedbirli, yada korkağın biriyim diyebilirdin.
  • I guess you could say I'm cautious, or a coward.
    Namie Amuro
    Sanırım, ben ihtiyatlıyım yada bir korkağım diyebilirdin.
  • I guess you could say I...
    really like you.
    Sanırım sadece; seni...
    severim diyebilirsin.
  • This could have been a huge mistake.
    Sanırım büyük bir hataydı.

  • I could give you a rose.You rest your weary bones.What happened to you?
    Sana bir gül vereyim.Sen de yorgun kemiklerini dinlendir. Sana ne oldu böyle?
  • Adam returned to Andover filled with the dizzying emotions of the summer on Saint Charles. These were emotions that he hoped he could capture on paper.
    Saint Charles’taki yazın baş döndürücü duygularıyla dolu olan Adam, Andover’a döndü. Bunlar kağıt üzerine geçirebileceğini ümit etmiş olduğu duygulardı.
  • Just thought you
    could use a night out.
    Sadece seni bir gece gezmesine
    çıkarırım diye düşünmüştüm.
  • Only you could gay up bangin' two women.
    Sadece sen iki kadına çakmayı nonoşlatabilirdin.

  • I just don't see how it could occur.
    Sadece nasıl meydana gelebileceğini bilmiyorum.

  • Only 20,000 applicants get their visa.I was lucky enough to get the visa...and I could also take my child.
    Sadece 20.000 başvuran vizesini alabilir. Ben vize alacak kadar şanslıydım. Ayrıca çocuğumu da götürdüm.
  • As nothing could well be done before morning, and as it would be at least advisable to wait till Lord Godalming should hear from Mitchell's, we decided not to take any active step before breakfast time.
    Sabahtan önce hiçbir şey iyi yapılmayacağı için ve en azından Lord Godalming Mitchell'den haber alana kadar beklemek akla yatkın olduğu için, kahvaltı saatinden önce hiçbir aktif adım atmamaya karar verdik.

5,681 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024