go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 946 kişi  15 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

could

[can] f. ebilmek, yapabilmek
  • I tried a number of jobs, I could go on, but I'd probably bore you.
    Birçok işe girdim çıktım, sayabilirim, ama muhtemelen canını sıkarım.
  • She could use a few driving lessons,
    but other than that, she's all right.
    Biraz araba kullanma dersi alabilir
    ama bunun dışında iyi.

  • When I see an egg I could look at it for hours.
    Bir yumurta gördüğüm zaman, saatlerce ona bakabilirdim.
  • I went off somewhere, so I could be alone. There's a gap in my memoryat this point.
    Bir yerlere gidiyordum, belki de bu sırada yalnızdım...Hafızamda bu noktada bir boşluk var.
  • You could be a fireman on a fire truck on the way to a fire.
    Bir yangına doğru yola çıkmış bir itfaiye arabasında bir itfaiyeci olabilirsin.

  • The university club said the
    only way I could eat dinner there
    Bir üniversite kulübü bana ne
    dedi biliyor musun? Oraya sadece..
  • It's extremely unlikely that an alligator could have done this.
    Bir timsahın bunu yapmış olabileceği son derece uzak bir ihtimal.
  • Could I have a box of throat lozenges, please?
    Bir kutu boğaz pastili alabilir miyim, lütfen?

  • I'm talking about a normal human being who believed in an ideal,and who believed that injustice could be overcome.Please, don't leave here before you've asked yourself.
    Bir ideale inanan,haksızlığın üstesinden gelinebileceğine inanan sıradan bir insandan bahsediyorum burada. Lütfen kendinize bunu sormadan önce burdan ayrılmayın.
  • I could use a drink.
    Bir içki içebilirim.
  • I could see if I was a pharmacist.
    Bir eczacı olsam, anlarım.

  • Remember when you said that we could have another baby?
    Bir bebeğimiz daha olabileceğini söylediğin zamanı hatırlıyor musun?
  • In a sense i believed that somewhere deep inside ...I believed that life could be wonderful.
    Bir bakıma gönlümün en derinlerde inanırdım ki... Hayatın harika olabileceğine inanırdım.
  • The computer has sold the same seat twice. I'm terribly sorry. Could we accommodate you in our first class cabin?
    Bilgisayar aynı bileti iki kez satmış.Çok üzgünüm. Sizi birinci sınıf kamaramıza yerleştirebilir miyiz?
  • If you could just walk me outside and wait till I get into a cab.
    Benimle dışarı gelip, bir taksiye binene kadar bekleseniz.

  • In my movies, there has been little to do in the way of animal rights. I have never worked in a movie with animals. No horse-riding, no trained dogs, lions, bears. A few actors, but what could I do? We had to have them.
    Casey Affleck
    Benim filmlerimde hayvan hakları konusunda yapacak çok az şey olmuştur,bir filmde asla hayvanlarla birlikte çalışmadım Ata binme yok,eğitimli köpekler,aslanlar,ayılar yok,fakat ne yapabilirdim ki?Onlara sahip olmak zorundaydık.
  • They practiced humiliations upon me.. ...I could not allow to continue Perhaps a man less vain would not have relented
    Beni küçük gördüler. Devam edemeyeceğim.Belki de gereksiz bir adam onlara acıyıp merhamet göstermezdi.
  • Well, you could have fooled me.
    Beni kandırabilirdin.
  • Don't try and like kidnap me or anything.. 'cause my step-uncle's a bounty hunter and he could have you tracked and killed
    Beni kaçırmayı yada başka bir şeyler yapmayı deneme…çünkü üvey amcam eliaçık bir avcıdır ve senin izini bulup seni öldürür.
  • They could put you in jail for beating me up.
    Beni hastenelik etmekten seni hapse atabilirlerdi.

5,681 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024