En çok kullanılan kelimeler
En çok kullanılan fiiller
Boşluk doldurma (kelimeler)
Boşluk doldurma (fiiller)
Kelime tamamlama
Fiil tamamlama
Kelime Eşleştirme
Fiil Eşleştirme
Kelime Telaffuzları
Fiil Telaffuzları
Fiil çekim testleri
|
 [can] f. ebilmek, yapabilmek  Today? Yeah, sure. We could make it. Two o'clock? Bugün mü? Evet, tabi. Gelebiliriz. Saat 2'de?
 - This place is five miles long. He could be hiding anywhere.
Bu yer beş mil uzunluğundadır. Herhangi bir yerde saklanıyor olabilir. - Will he ever take off that raincoat? Maybe we could get it cleaned with him still inside.
Bu yağmurluğu hiç çıkarıyor mu? Belki de o da içindeyken temizleyebiliriz. - No living man could beat that shot.
Bu vuruşu yaşayan hiç kimse alt edemezdi. 19.08.2009 enscapsulation !- It was a good idea to have target practice on those bottles but you could have injured someone.
Bu şişeler üzerinde atış talimi yapmak iyi bir fikirdi ama birilerini yaralayabilirdin. - You could think about the effect
Bu şaçmalıkarın etkisini yeni yetme...
- Is that your professional opinion? It's extremely unlikely that an alligator could have done this.
Bu sizin profesyonel fikriniz mi? Bir timsahın bunu yapmış olabilmesi son derece uzak bir ihtimal. - That could be you, Mr. Thornton.
Bu siz de olabilirsiniz Bay Thornton.
- Could you fill this prescription, please?
Bu reçetedeki ilaçları verebilir misiniz?
- That it could never happen
over here. Bu oralarda asla
olmayacak bir şey. - This could make them very aggressive. They are deeply spiritual people.
Bu onları saldırganlaştırabilirdi. Manevi değerlere derinden bağlı insanlar. - So I appreciate your honesty, whatever. If I live, I could sue you.
Bu nedenle, dürüstlüğünü takdirle karşılıyorum, ancak eğer hayatta kalırsam, seni dava edebilirim. - Such an extravagance could cause further unrest among the people Then why ensnare His Eminence in such a venture?
Bu kadar savurganlık insanlar arasından huzursuzluğa yol açabilir. O zaman neden bu tuzağa düşelim.Kardinalin bu kadar riske girmesi? - I'm talking about the kind of
work you could do for those people. Bu insanlar için yapabileceğimiz
çalışmadan bahsediyorum. - I could see you in one of those shows. I think you'd be fabulous.
Bu gösterilerden birinde seni görür gibi oluyorum. Sanırım muhteşem olurdun. - I didn't think anything could cheer me up tonight, Lieutenant.
Bu gece beni hiçbir şeyin neşelendirebileceğini sanmıyordum Teğmen. 25.08.2009 neslitukenmis !- We could load up the car and drive over there tonight.
Bu gece arabayı yükleyip hemen gidebiliriz.
- She made her marriage in good faith.It was a faith the Count could not share.Could not understand.So her faith was broken
Bu evliliği iyi bir niyet içerisinde yapmıştı. Ancak kont bu inancı paylaşmıyordu. Anlayamıyordu. Bu nedenle, inancı yok olup gitti. - That's right, Armand, no one could ever accuse you of being a great lover.
Bu doğrudur Armand, hiçkimse seni harika bir sevgili olmakla suçlayamaz. - This surgical procedure could leave you with permanent brain damage.
Bu cerrahi işlem, size kalıcı beyin hasarı verebilir.
5,681 c?mle
|
