go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1636 kişi  03 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

little

i. az miktar
s. ufak
zf. azıcık
  • We adults like to exaggerate things a little to get attention, because the truth is that we elderly folk are really little children...locked inside old bodies.
    Biz yetişkinler, dikkat çekmek için olayları biraz büyütmeyi severiz, çünkü gerçek şu ki biz ihtiyar milleti sahiden yaşlı bedenlere hapsolmuş küçük çocuklarızdır.
  • We adults like to exaggerate things a little to get attention, because the truth is we elderly folk are really little children.
    Biz yetişkinler, dikkat çekmek için olayları biraz abartmayı severiz, çünkü gerçek şu ki biz yaşlılar sahiden küçük çocuklarız.
  • I know things can get a little scary, but courage isn't the absence of fear.
    Birşeylerin biraz korkutucu olabileceğini biliyorum ama cesaret korkunun yokluğu değildir.
  • It takes little talent to see what lies under one's nose, a good deal to know in what direction to point that organ.
    W. H. Auden
    Birinin burnunun altında ne uzandığını görmek biraz yetenek ister,o organı gösterecek yönü bilmek epeyce yetenek ister.
  • lt seems someone was a little eager to celebrate.
    Biri kutlamaya biraz hevesliymiş gibi görünüyor.
  • We just kissed a little.
    Birazcık öpüştük sadece.

  • A little sensitivity would be appreciated.
    Birazcık nezaket hoş olurdu.

  • A little bit.
    Biraz.

  • A little bit.
    Biraz.

  • We watched a little TV,
    one of us took a nap.
    Biraz TV izledik,
    Birileri biraz kestirdi.
  • You know, it's getting a little passionate.
    Biraz tutkulu bir hal almaya başladı.

  • I do have a little friction burn.
    Biraz sürtünme yanığım var.

  • He'll get a little woozy.
    Biraz sersemleyecek.

  • I thought I'd try and do a little baking.
    Biraz pişiririm diye düşünmüştüm.

  • Saving a little money, so
    Jake is brown-baggin' it.
    Biraz para tasarrufu, Yani
    Jake kese kâğıdı kullanacak.
  • A little chamomile tea, help you sleep.
    Biraz papatya çayı, uyumana yardım eder.
  • A little dampness keeps down the fever, miss.
    Biraz nem ateşi düşürür,bayan.
  • You seem a little mad.
    Biraz kızgın gözüküyorsun.

  • Aw. You just need
    a little r&r.
    Biraz istirahate ve eğlenceye*
    ihtiyacın var.
  • you're a little stubborn.
    biraz inatçısın.


4,189 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024