go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1374 kişi  03 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

be

f. olmak, bulunmak, var olmak, anlamına gelmek
  • - He's supposed to be delivering something.What it is, I do not know.
    Onun bir şey götürmesi gerekiyor. Ne olduğunğ ben bilmiyorum.
  • I don't think he could be idle.He definitely slowed down,and he'd go traveling.
    Onun aylak olduğunu zannetmiyorum. Yavaşlardı ve ardından seyahate giderdi.
  • It's gotta be some kind of emergency plan to keep it away from the Russians, right?
    Onu Ruslardan uzak tutmak için bir tür acil durum planı olmalı, değil mi?
  • Wouldn't it be a good deed to visit him once a week?
    Onu haftada bir ziyaret etmek iyi bir hareket olmaz mı?
  • If you had given it to us,that poor girl might still be alive.
    Onu daha önce bize vermiş olsaydınız, şu zavallı kız hala yaşıyor olabilirdi.
  • We suffer for their mistakes because when the end comes all that will be left is us!
    Onların hataları yüzünden biz acı çekiyoruz-hatalarının cezasını biz çekiyoruz çünkü her şey sona erdiğinde, geride bir tek biz kalacağız.
  • A source from their newspaper said there might be another story.
    Onların gazetesinden bir kaynak başka bir öykünün mevcut olabileceğini söyledi.
  • I know where they can be found
    Where?
    Rouge City Across the Delaware.
    Too far for our feet
    Onları nerede bulabileceğimizi biliyorum.
    Nerede?
    Delaware'in karşısındaki Rouge City'de.
    Yürüyemeyeceğimiz kadar uzak.
  • I'm sure it must be hard
    to be apart.
    Onlardan ayrı kalmak zor olmalı.
  • We may be able to re-purpose them.
    Onlara yeni kullanım
    alanı bulabiliriz.
  • Don't be afraid to tell them!
    Onlara söylemekten korkma.
  • Don't tell them l was there. Otherwise, l'll be in deep shit.
    Onlara orada olduğumu söyleme.Yoksa başım büyük bir belaya girecek.
  • Tell them it will be fine.
    Tell them I'll take care of it.
    Onlara düzeleceğini söyle.
    Onlara bu işin çaresine bakacağımı söyle.
  • They won't be able to pick upour trail till daylight. By then, we'll belong gone from Agrabah.
    Onlar gün ışığına kadar izlerimizi bulamayacaklar. O zamana kadar biz çoktan Agrabah’tan gitmiş oluruz.
  • They're big birds, as they have to be to accommodate such bulky meals.
    Onlar büyük kuşlardır, bu kadar iri yemeğe yer vermek için öyle olmalılardır da.
  • It's to be expected.
    Ondan beklenir.
  • Whatever I give her, she'll be bringing in experts from all over the country...
    Ona ne verirsem, ülkenin her yerinden uzmanlar getirtip...

  • I'm just gonna be honest, that's all.
    Ona karşı dürüst olacağım, o kadar.

  • I'd be able to look at him and say,"That's what love is for."
    Ona bakarak ‘ Aşk bunun için vardır’ diyebileceğim.
  • Negation introduction states that if an absurdity can be drawn as conclusion from p then p must not be the case (i.e. p is false (classically) or refutable (intuitionistically) or etc.).
    Olumsuzluk girişi,eğer bir saçmalık sonuç olarak p den çekilebiliyorsa,p 'nin sorun olmaması gerektiğini belirtmektedir(örneğin,p klasik olarak yanlıştır,yada sezgisel olarak aksi ispatlanabilir yada benzeri şeyler.)

32,032 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025