En çok kullanılan kelimeler
En çok kullanılan fiiller
Boşluk doldurma (kelimeler)
Boşluk doldurma (fiiller)
Kelime tamamlama
Fiil tamamlama
Kelime Eşleştirme
Fiil Eşleştirme
Kelime Telaffuzları
Fiil Telaffuzları
Fiil çekim testleri
|
talked,
talked,
talking,
talks
i. konuşma
s. konuşan, konuşma You don't know what you're talking about.
Pete, explain it to him. Neden bahsettiğini bile bilmiyorsun.
Pete, açıkla ona. What are you talking about? It's my car. Let me pay. Neden bahsediyorsun? Benim arabam, ben veririm.
  What are you talking about? Neden bahsediyorsun? What are you talking about? Neden bahsediyorsun? What are you talking about? Neden bahsediyorsun?
 What are you talking about? Neden bahsediyorsun?
 What are you talking about? Neden bahsediyorsun?
 What are you talking about? Come on, cough it up. Neden bahsediyorsun sen? Hadi, çıkar şu baklayı.
   What are you talking about? Neden bahsediyorsun sen?
  What? You were the one who was talking dirty. Ne? Açık saçık şeyler söyleyen sendin.
  What writer? We're talking about a sitcom. Ne yazarı? Burada bir sitcom'dan bahsediyoruz.
  What the hell are you talking about? Ne haltlardan bahsediyorsun
sen be? Let me see what she's talking about.
Ne hakkında konuştuğunu-onun neden bahsettiğini bir anlayayım. I don't know what you're talking about.I've heard all about the moody Paul.. ...the grim Paul, the angry and unhappy Paul Ne hakkında konuştuğunu bilmiyorum. Ben hep huysuz Paul,--- acımasız Paul, kızgın ve mutsuz Paul hakkında bir şeyler duydum. What are you talking about?
The psychic didn't do anything. Ne diyorsun sen?
Psişik bir şey yapmadı ki. I'll join this conversation on the proviso that we stop bitching about people, talking about wigs, dresses, bust sizes, penises, drugs. Muhabbete insanlar hakkında dırdır etmeyi, peruklardan, giysilerden, göğüs ölçülerinden, penislerden, haplardan bahsetmeyi kesmemiz şartıyla katılırım.26.08.2009 neslitukenmis ! We're talking. l don't go too long before l ask them out. Muhabbet etmeye başladık. Çıkma teklifi faslını fazla uzatmadım.
   Hello, Sheriff! I was just talking to Stevens about a little extension on your payment. You didn't get it, eh?
Merhaba Şerif! Şimdi Stevens ile ücretinde küçük bir artış hakkında konuşuyordum. Onu almadın değil mi?
You should have the table set for my dinner. Talking to you is useless.
Masayı akşam yemeğim için hazırlatmalıydın. Seninle konuşmak yararsız.
And I'm not talking about
losing lucky strike. Lucky Strike'ı kaybedişimizden de
bahsetmiyorum.
869 c?mle
|