En çok kullanılan kelimeler
En çok kullanılan fiiller
Boşluk doldurma (kelimeler)
Boşluk doldurma (fiiller)
Kelime tamamlama
Fiil tamamlama
Kelime Eşleştirme
Fiil Eşleştirme
Kelime Telaffuzları
Fiil Telaffuzları
Fiil çekim testleri
|
talked,
talked,
talking,
talks
[talk] f. konuşmak, görüşmek - Gee, I don't know. We
hadn't talked about a date. Tanrım, bilmiyorum. Tarih belirleme
işini konuşmamıştık. - Speaking of which, have you talked to her about a prenup?
Sözü açılmışken, onunla evlilik
öncesi anlaşmasını konuştun mu? - After l talked to you, my neighbour called, played my messages to me.
Seninle konuştuktan sonra komşum aradı ve mesajlarımı bana dinletti.
- I just talked to you 15 minutes ago.
Seninle 15 dakika önce konuştum.
- l figure he was a gun fanatic. He always talked about nothing but the guns.
Sanırım o bir silah düşkünüydü. Her zaman silahlar dışında konuştuğu bir şey yoktu. - I already talked to him, and he promised
to stay out of her underwear drawer. Onunla çoktan konuştum ve Chelsea'nin iç
çamaşırı çekmecesinden uzak duracağını söyledi. - I talked her into it. How stupid was that.
Onu dönmesi için ben ikna ettim. Ne büyük aptallıktı.
- Remember what
we talked about? Ne konuştuğumuzu hatırla. - We had tea at my place. I mainly talked with her, with Christine.
Mekânımda çay içtik. Daha çok onunla, Christine ile konuştum.
- Hey, you remember when we were in Vegas and I talked that cute waitress into joining us?
Las Vegas'tayken, bize katılması için şu hoş garson kızla konuştuğumu hatırlıyor musun?
- I talked to the librarian.
Sounds like Spaulding really charmed her. Kütüphaneciyle konuştum.
Görünüşe bakılırsa Spaulding
onu gerçekten etkilemiş.
- That guy you talked to, what did he look like?
Konuştuğun adam, nasıl birisiydi?
- I talked to Coach Lee and they refused to train a cheating wrestler
Koç Lee ile konuştum ve hilekar bir güreşçiyi eğitmeyi reddettiler. - I would have talked him out of it.
Keşke vazgeçirtseydim. - We always talked about what you could do
with a little money in your pocket. Hep cebinde biraz parayla neler
yapabileceğini konuşurduk. - No. I haven't talked to them.
Hayır. Onlarla konuşmadım. - In everyday life, my father imitated Yilmaz Güney.He walked and talked like him.
Günlük hayatta babam Yılmaz Güney'i taklit ederdi. Onun gibi yürür onun gibi konuşurdu. - l've talked about the development. We are going to build a chemical plant.
Gelişmeyle ilgili konuştum. Biz bir kimyasal santral inşa edeceğiz. - Yeah, we've talked. I believe I can speak for the both of us on this.
Evet, bunu konuştuk. Bu konuda ikimiz adına da konuşabilirim.
- If they believe you've abandoned them they will kill anyone they think you've talked to.
Eğer terkettiğine inanırlarsa konuştuğunu düşündükleri herkesi öldürecekler.
263 c?mle
|