go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 754 kişi  02 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

over

s. sona ermiş
zf. fazla, aşırı, öte
ed. üstünde
  • I had them track down every Clemente ball sold over the last six months.
    Son altı ayda satılan bütün Clemente toplarını araştırttım.

  • When you two gentlemen get over you argument, tell me who won.Then l´ll decide on the objection.
    Siz iki centilmen tartışmanız bittiğinde bana kimin kazandığını söyleyin. O zaman bu itiraz konusunda karar vereceğim.
  • Sherlock Holmes ran her over with one of his quick, all-comprehensive glances.
    Sherlock Holmes hızlı ve kapsamlı bakışlarından biriyle onu gözden geçirebilir.
  • I throw you over the cliff and before you hit the bottom, you're dead and your sufferings are over.
    Seni uçurumdan atarım ve daha dibe vurmadan ölürsün, acıların da sona erer.
  • I'm surprised he would
    bring you over here.
    Seni gördüğüme şaşırdım.
  • You, boy what's your name? I won't bite you. Come over where I can see you. I won't hurt you.
    Sen, çocuk, adın nedir? Seni ıssırmayacağım. Seni görebileceğim bir tarafa geç. Seni incitmeyeceğim.
  • You are accused of killing over a thousand people,of torturing hundreds of women and children.
    Sen binden fazla insan öldürmekle, yüzlerce kadın ve çocuğa işkence etmekle suçlanıyorsun.
  • It's a very modern machine that transmits pages over the telephone. It only takes 18 minutes a page.
    Sayfaları telefon üzerinden ileten çok modern bir makine. Sayfası sadece on sekiz dakika alıyor.
  • Sometimes I feel very old, like my whole life is over.
    Sanki hayatım sona ermiş gibi bazen kendimi yaşlı hissediyordum.

  • I give you complete power. Over Fredo
    and his men. Rocco, Neri, everyone.
    Sana tam yetki veriyorum. Fredo, adamları,
    Rocco, Neri, herkes senin emrinde.
  • Samsa threw the blanket over his shoulders, Samsa just came out in her nightdress; and that is how they went into Gregor's room.
    Samsa battaniyeyi omuzlarına attı ,gece elbisesiyle dişarı çıktı,ve o,Gregorun odasına gittiği şekildi.
  • It's just, for me, the natural standard: a woman should be able to decide over her own body.
    Lasse Hallstrom
    Sadece benim için,doğal standart:Bir kadın kendi vücuduyla ilgili karar verebilmeli.
  • I just have to go over to the Rosses' and drop off Susan's sunglasses.
    Ross'ların evine gidip Susan'ın gözlüğünü bırakmam gerekiyor.

  • Call the police. Get extra security over there. Now! Ace, what's going on?
    Polisi arayın. Şu tarafa ilave güvenlik önlemleri koyun. Hemen! Ace, neler oluyor?
  • Well, I thought over the matter all day, and by evening I was in low spirits again; for I had quite persuaded myself that the whole affair must be some great hoax or fraud, though what its object might be I could not imagine.
    Pekala,mesele üzerinde bütün gün düşündüm ve akşama doğru tekrar içim karardı;kendimi oldukça ikna etmiştim,bütün iş muhteşem bir kafesleme yada dolandırıcılık olmalıydı,onun konusunun ne olabileceğini düşündüm,hayal edemedim.
  • I wanted to throw the napkin on the floor, push over the table and run.
    Peçeteyi yere fırlatmak, masayı devirmek ve kaçmak istiyordum.
  • I was driven over by my employer, who was as amiable as ever, and was introduced by him that evening to his wife and the child.
    Patronum tarafından arabayla ezildim,her zaman olduğu gibi sevimliydi, ve o akşam onun tarafından karısına ve çocuğuna tanıştırıldım.
  • Especially considering all the money you
    blew on hooch and whores over the years.
    Özellikle de yıllarca içkiye ve hayat
    kadınlarına harcadığın parayı düşünürsek.
  • You go over there, you start flirting with him...
    Oraya git, Ona kur yapmaya başla...

  • There’s plenty in that pot over there.
    Oradaki kapta bolca var.


4,253 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024