En çok kullanılan kelimeler
En çok kullanılan fiiller
Boşluk doldurma (kelimeler)
Boşluk doldurma (fiiller)
Kelime tamamlama
Fiil tamamlama
Kelime Eşleştirme
Fiil Eşleştirme
Kelime Telaffuzları
Fiil Telaffuzları
Fiil çekim testleri
|
meant,
meant,
meaning,
means
f. kastetmek, anlamına gelmek
i. ortalama
s. adi, cimri - I mean, look at the poor bastard.
Zavallı piç kurusunun
haline bak. - No, I mean for new year's.
Yok, yılbaşı gecesi demek istedim. - Life does not mean mere karma or mere bhakti or mere jnana.
Vinoba Bhave Yaşam sadece karma yada bhakti yada jnana'yı ifade etmez. 18.06.2010 onr - ?eviren: Duran !- Oh,come on,she didn't mean it.
Yapma, öyle demek istemedi. - You mean to say.. you're leaving your vast fortune to Edgar? Everything you possess? Stocks and bonds ?
Yani...büyük servetini Edgar'a bıraktığını söylemek istiyorsun? Sahip olduğun her şeyi. Hisse senetlerini ve bonoları? - I mean... I mean which one of you has the
thing that's horribly wrong with them. Yani... Yani ikinizden birinde feci
şekilde ters giden bi şeyler var. - I mean, you guys believe that I'm innocent, don't you?
Yani,siz masum olduğuma inanıyorsunuz,değil mi?
- I mean, it's like we really hate each other. It's based on nothing.
Yani, sanki birbirimizden nefret ediyormuşuz gibi. Temeli yok.
- I mean, really, what is the big deal?
Yani, gerçekten, bu kadar büyütülecek ne var ki?
- I mean, Dan, don't I joke around all the time?
Yani, Dan, her zaman etrafta şaka yapmaz mıyım?
- I mean, what is this fascination? Who cares? It's all so boring.
Yani, bu büyülenme nedir böyle? Kime ne ki? Hepsi çok sıkıcı.
- I mean, someone's birthday comes up, I keep my ears open.
Yani, birisinin doğum günü yaklaştığı zaman, kulaklarımı açık tutarım.
- I mean, we've been introduced. She knows my name.
Yani, birbirimizle tanıştırılmıştık. Adımı biliyor.
- I mean, she opens it up, she hears that " Lara's Theme," I'm dead.
Yani, açtığında, " Lara'nın Jeneriği"'ni duyarsa, ben öldüm demektir.
- Do you mean to tell me that you cannot
do one single pull-up? Yani tek bir barfiks bile
çekemediğini mi söylüyorsun? - I mean, don't you think there should be boundaries?
Yani sence bazı sınırların olması gerekmiyor mu?
- You mean just walk in on Monday morning like it never happened?
Yani Pazartesi günkü personel toplantısına hiçbirşey olmamış gibi mi gideyim?
- I mean every marriage has an ebb and flow to it.
Yani her evlilikte gel-gitler olur.
- You mean this isn't just a nice, warm family dinner?
Yani bu sadece güzel, sıcak bir aile yemeği değil mi?
- Nearby? What do you mean, nearby?
Yakında mı? Yakında ile ne demek istiyorsun?
1,214 c?mle
|