go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 560 kişi  29 Mar 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

into

ed. içine, içeriye
  • I talked Chelsea into giving me another chance to spend the night at her place.
    Chelsea'yi evinde kalmam için bir şans daha vermesi için ikna ettim

  • Oh,oh,Charlie, don't drag him into this.
    Charlie, onu bu işe bulaştırma.

  • I didn't really talk
    her into it.
    Buraya gelmesi için
    konuşmadım aslında.
  • No chance of running
    into anyone
    Burada hiç kimseye
    rastlamam da ondan.
  • Besides, Dobrinsky had no hesitation in trusting this polite German with his aristocratic elegance,and got into the front seat
    Bunu yanında Dobrinsky aristokrat şıklığında ki bu kibar Alman'a güvenmekte hiç tereddüt etmedi ve ön sıraya geçti.
  • How long you been waiting to squeeze that into a conversation?
    Bunu söyleyebilmek için ne kadardır bekliyorsun?

  • He did that for me. He devoted himself to me. He tried to make me into a responsible adult.Now he must think it was an awful waste.
    Bunu benim için yaptı. Kendisini bana adadı. Benim sorumlu bir yetişkine dönüşmem için uğraştı. şimdi bunu korkunç bir zaman kaybı olduğunu düşünüyor olmalı.
  • You thought you could waltz through life and never bump into me again.
    Bundan kolayca kurtulabileceğini ve bana hiç rastlamayacağını düşündün.

  • I did run into a lot of traffic in the town this afternoon.
    Bugün öğleden sonra kasabada yoğun bir trafiğe takıldım.
  • I had no difficulty in getting leave to come into Winchester this morning, but I must be back before three o'clock, for Mr. and Mrs. Rucastle are going on a visit, and will be away all the evening, so that I must look after the child.
    Bu sabah Winchester'e gelmek için izin almada zorluk çekmedim.Fakat saat üçten önce geri geri dönmeliyim,zira bay ve bayan Rucastle bir ziyarete gidiyorlar ve bütün akşam uzakta olacaklar,bu yüzden çocuklara bakmak zorundayım.
  • That was the name of the operation. During the Cold War six fully armed nuclear weapons were smuggled into and buried within the United States.
    Bu operasyonun adıydı. Soğuk Savaş esnasında altı tam donanımlı nükleer silahlar Birleşik Devletlere kaçırılıp gömüldü.
  • That ought to work. When we ram her, these nails will shoot the bullets into the gelatine. Charlie, you're wonderful.
    Bu işe yaramalı. Onu vurduğumuzda, bu tırnaklar mermileri jelatine atacak. Charlie, sen harikasın.
  • That is so not funny.Okay, prepare to dive. This car will turn into submarine.
    Bu hiç komik değil.Tamam, dalmaya hazır ol. Bu araç denizaltına dönüşecek.
  • Meanwhile Gregor's sister had overcome the despair she had fallen into when her playing was suddenly interrupted.
    Bu arada,Gregor'un kızkardeşi, aniden oyunu kesildiğinde,içine düştüğü umutsuzluğu yenmişti.
  • You seem young for such responsibility. My employer's offer is simple. We will transfer $ 1 million into your Cayman Shell account.
    Böyle bir sorumluluk için genç görünüyorsunuz. Patronumun teklifi basit. Cayman Shell hesabınıza bir milyon dolar transfer edeceğiz.
  • They've decided to expand the department. It's to be divided into two separate sections.
    Bölümü genişletmeye karar verdiler. İki ayrı kısma ayrılacak.
  • If we don't get into it, somebody else
    will, maybe the five families.
    Biz girmezsek, başkası girer.
    Belki beş ailenin hepsi.
  • In a few minutes, they’re going to get into a white Cadillac and drive to a hotel for the reception.
    Birkaç dakika içinde, beyaz bir Cadillac’a binecekler ve resepsiyon için arabayı bir otele sürecekler.

  • I've never believed in beating education into someone.
    Birinin kafasına zorla bilgi sokulabileceğine asla inanmadım.
  • Someone had thrown a lit cigarette into a wastepaper basket.
    Biri yanan bir sigarayı atık kağıt sepetine atmıştı.


6,891 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024