While you were waiting l called the Consulate l am speaking at the U .N . Conference on refugee in New York next month l called them about a visa.
Sen beklerken konsolosluğu aradım.Birleşik Devletlerden konuşuyorum. Önümüzdeki ay New York’ta yapılacak olan mülteci konferansı…Onları bir vizeyle ilgili aradım.
You do not live in America. No such place exists. Your clay is the clay.. of some Litvak shtetl. Your air is the air of the steppes...because she carried that old world on her back.
Sen Amerika'da yaşamıyorsun. Böyle bir yer hiç yok. Senin hamurun Litvak shtetl(Yahudi ailesi)) hamurudur. Senin havan Steplerin havasıdır.. Çünkü o bu eski dünyayı sırtında taşımıştır.