- Steve called.
- What did he say?
- He said where the hell were you. What did you tell him?
That you have to wait 24 hours before you file a missing person's report.
I thought you were in somebody's trunk.
- I was with Danny.
- I waited for you at the steam bath. Just sweating my ass off with some fat women from the old countrywho don't speak any English.
- Steve aradı.
- Ne dedi?
- Hangi cehennemde olduğunu söyledi. Ona ne söyledin?
- Kayıp kişi raporu vermeden evvel 24 saat beklemen gerektiğini.
- Birinin bagajındasın sandım.
- Danny ile birlikteydim.
- Seni buhar odasında bekledim. Eski ülkeden gelen ve hiç İngilizce konuşamayan şişman bir kadınla birlikte kıçımı terletiyordum.
- That's not what l asked. Why don't you judge him according to your own laws?
- You know it's unlawful for us......to condemn any man to death.
- To death? What has this man done to merit such a penalty?
- Sorduğum bu değil. Neden onu kendi kanunlarına göre yargılamıyorsun?
- Bizim için ... hiç bir insanı ölüme mahkum etmenin yasal olmadığını biliyorsun.
- Ölüme mi? Bu adam bu cezayı hak edecek ne yaptı?
- Any truth to the rumor you might eventually marry?
- No comment, for now.Well, as relationships go, you certainly have the odds against you.
- Sonunda evlenebileceğin söylentileri ile ilgili hiç doğruluk payı var mı?
- Şimdilik yorum yok. Şey, ilişkiler devam ederken, avantajlı durumda olmadığınızdan başarı ihtimaliniz elbette çok zayıf olur.
- You know what the next move is, don't you?
- Yes, l do. Jack Burden Willie Stark's hatchet man .
- How did you find out ?
- This would never stand at law. lt happened over 25 years ago. You could never get any testimony. Everybody is dead.
- Everybody except you .You're alive. People think you're a certain kind of man.
- Sonra ne olacak biliyorsun, değil mi?
- Evet, biliyorum. Jack Burden, Willie Stark'ın kiralık katili.
- Nasıl öğrendin?
- Bu mahkemeye girmez. Bu olay 25 yıl önce oldu. Hiçbir şekilde ifade alamazsın. Herkes öldü.
- Sen hariç herkes. Sen yaşıyorsun. İnsanlar seni güvenilir biri olarak biliyor.
- Any colds recently?
- No.
- You used to have a lot of colds.
- Yes, but then they invented paper handkerchiefs...and that sort of took the fun out of it.
- Would you open your mouth, please? Wide.
- Son zamanlarda grip oldun mu?
- Hayır.
- Eskiden çok olurdun.
- Evet. ama sonra şu kağıt mendilleri icat ettiler... ve işin eğlencesi kaçtı.
- Ağzını açar mısın lütfen? Genişçe.
- You got pissed off because..
- He propositioned you
- What propositions? Was there a misunderstanding between you?
- If he doesn't talk, neither will I.In any case,I still want to know.
- Sinirlendin çünkü...
- Uygunsuz bir teklifte bulundu.
- Ne teklifi? Aranızda bir anlaşmazlık mı oldu?
- Eğer konuşmazsa ben de konuşmayacağım. Durum her ne ise yine de bilmek istiyorum.
- This is what happened, Andrei. I've thought it over adn I've decided to tell you. You know how much I envied. Envy just gnawed at me. It was inside me like a poison. I couldn't stand it any longer.
- Olan biten bu, Andrei. Tekrar tekrar düşündüm ve sana söylemeye karar verdim. Nasıl da kıskandığımı biliyorsun. Kıskançlık bana acı verdi. Zehir gibi içimdeydi. Ona daha fazla dayanamadım.
- Mmm, it smells so nice here. How much is the room?
- It's 1 ,200 a night.
- I don't know that it's large enough. Do you have any villas?
- There are no villas available right now.
- Mmm, burası çok güzel kokuyor.Oda ne kadar?
- Geceliği 1,200.
- Yeteri kadar geniş mi bilemiyorum. Hiç villanız var mı?
- Şu anda müsait olan villamız yok.