go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1082 kişi  29 Nis 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri
Top 5000 » worried

worried

worried, worried, worrying, worries
s. endişeli, kaygılı, düşünceli, merakta kalmış, üzgün, üzüntülü
  • You always looked so nice, so I wanted to be nice. I always worried that you wouldn't like my appearance.
    Siz hep hoş görünüyordunuz. Bu yüzden ben de hoş olmak istedim. Her zaman görünüşümü beğenmeyeceğinizden endişe ettim.
  • I was worried about you.
    Seni çok merak ettim.
  • I just feel sorry for you, and I’m worried about your future.
    Sadece senin için üzgünüm ve senin geleceğin için endişeleniyorum.

  • I'm worried about her.
    Onun için endişeleniyorum.
  • I'm worried I won't be able talk to him. He's such a great writer.
    O kadar iyi bir yazar ki, onunla konuşamayacağım için endişeliyim.

  • What are you worried about? You know it.
    Neden endişeleniyosun? Biliyorsun.

  • What are you worried about? If I wanted
    to kill you, you'd be dead already.
    Neden endişeleniyorsun?
    Öldürmek isteseydim, şu an ölmüştün.
  • I don't know what you
    were worried about.
    Neden endişelendiğini anlamıyorum.
  • What did you think I was worried about?
    Neden dolayı endişelendiğimi sanmıştın?

  • What is he worried about?
    Neden çekiniyorlar ki?

  • I was so worried we weren't going to talk.
    Konuşmayacağız diye çok korkmuştum.
  • -l will send a man to pick up the apricots.ls it all right?
    -The chef was a little worried he left it on the grill too long.
    -Tell him not to worry about it.
    Kayısıları alması için birini göndereceğim. Tamam mı?
    -Şef onları ızgarada biraz fazla tuttuğu için üzgündü.
    -Endişelenmemesini söyle.
  • Yes, that's what I'm worried about.
    Evet, bütün endişem bu.

  • - Soon you will all burn in hell. The Czar, his son, the heir... We're worried about them. Russia needs an iron fist.
    Çok yakında hepiniz cehennemde yanacaksınız. Rus Çarı, onun oğlu, varisi... Onlar için endişeleniyoruz. Rusya'nın katı bir yönetime ihtiyacı var.
  • This is why you're the only one I can trust with these jobs I was worried that you have been through hell and back with that whore wife of yours.
    Bu yüzden bu işlerde tek güvenebileceğim insan sensin. Şu pislik karınla cehenneme gidip gelmiş olmandan endişe duydum.
  • Is that what you are worried about?
    Bu mu seni endişelendiriyor?

  • Oh, good, 'cause I was worried.
    Bu iyi, çünkü çok endişelendim.

  • Unless something is done, I'm worried some of the other will get more aggressive Stephen!
    Bir şey yapılmazsa bazılarının daha çok saldırganlaşacağından endişeliyim, Sthephen!
  • Oh, Dad, I've been worried sick.
    Where have you been?
    Baba, senin için çok endişelendim.
    Nerelerdeydin?
  • As a matter of fact I've been worried about your health altogether.
    Aslında tamamen senin sağlığını merak ettim.

166 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024