En çok kullanılan kelimeler
En çok kullanılan fiiller
Boşluk doldurma (kelimeler)
Boşluk doldurma (fiiller)
Kelime tamamlama
Fiil tamamlama
Kelime Eşleştirme
Fiil Eşleştirme
Kelime Telaffuzları
Fiil Telaffuzları
Fiil çekim testleri
|
said,
said,
saying,
says
i. söz, özlü söz, söyleme, atasözü, özdeyiş I'm not saying a thing. Hiçbir şey söylemiyorum.
 Are you saying I stole your statue? Heykeli çaldığımı mı ima ediyorsun?
 Well, you're always
saying our show sucks. Hep bizim dizinin iğrenç
olduğunu söylüyordun. No,I'm saying if you can't afford
dog food you don't get a dog. Hayır. Diyorum ki, eğer köpek mamasına
verecek paran yoksa, köpek alma! No, that's not what I'm saying at all. Hayır, hiç öyle demek istemedim. So what, you're saying Toucheyes
eyes doesn't deserve to exist? Gözüne dokunanların var olmaması
gerektiğini mi söylüyorsun. I'm just saying that they should
have at least have the option. En azından bir seçme hakları olması
gerektiğini söylüyorum. If you don't mind my saying so you're losing some of your elasticity.
Eğer böyle söyleyişime aldırmazsan, esnekliğinin birazını kaybediyorsun.
I can't imagine don
saying that. Don'un böyle şeyler söylediğini
düşünemiyorum. What I'm saying is that we have now
what we have always needed: Diyeceğim şu ki,
ihtiyacımız olan şey artık elimizde: So, you're saying that science and courage will tame that beast? Are you serious?
Demek, bilim ve cesaretin şu canavarı ehlileştireceğini söylüyorsun? Ciddi misin?
What I'm saying is that I know
you were trying to cheer me up, Demek istediğim şu ki, beni
neşelendirmeye çalıştığını biliyorum... I'm just saying with smaller
boobs, more people will notice it. Demek istediğim memelerin küçülünce,
insanlar onu fark edecek. We can't do that, it's all set I'm just saying you might want to take this opportunity to...re-think things. Bunu yapamayız., her şey ayarlandı. Sadece tekrar düşünmek için bu fırsatı değerlendirebileceğini söylüyorum. Just 'cause you keep saying it,
doesn't mean it's gonna happen. Bunu sürekli söylemen,
gerçekleşeceği anlamına gelmez. I'm saying this
not because I'm so sure Bunu onda bir bozukluk olduğundan
emin olduğum... Is that what you're saying? Bunu mu demek istemiştin?
  I'm just saying, I don't think I can go through it again. Bunlara yeniden katlanabileceğimi zannetmiyorum.
  So are you saying there were two people Bu durumda, sen ve
Brad’in yanında iki kişi… Did you pay $7 00 for this jacket? Is that what you're saying to me? Bu ceket için 700 dolar mı ödedin? Bana bunu mu söylüyorsun?
  
793 c?mle
|