go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1482 kişi  05 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

an

bir [kendisinden sonra gelen kelime sesli harfle başlıyorsa]
  • It's an inequality that
    the world has its eyes on.
    Bu dünyanın gözleri
    önünde bir eşitsizlik.
  • Based on those senses her brain will construct an accurate but incomplete memory of the events that followed.
    Bu duyulara dayalı olarak, onun beyni müteakip olayların kesin ancak eksik bir hatırasını oluşturacaktır-inşa edecektir.
  • Oh, well, that's an option.
    Bu da bir seçenek.

  • This road's like glass - Karen and I just don't want an accident.
    Bu cadde cam gibi olmuş. Karen ve ben bir kaza olsun istemiyoruz.
  • Another 10,000 kilowatt again this month. It beats me how an old homicidal loony can use that much power.
    Bu ay yine 10.000 kilovat saat elektrik. Adam öldürmeye meyilli bir kaçık nasıl olur da bu kadar çok elektrik kullanabiliyor hayret ediyorum.
  • Things are a little tight right now, so a hotel isn't really an option.
    Bu aralar biraz darda olduğum için otelde kalamam.

  • I donated one of my kidneys to save your life, and then you said it was an april fool and we had thrown my kidney away.
    Böbreklerimin birini hayatını kurtarmak için bağışlamıştım ve sonra sen bunun bir nisan şakası olduğunu söyledin. Ve böbreğimi elden çıkarmıştık.
  • She places an object around your neck. It is made of gold.
    Boynunun etrafına bir nesne yerleştiriyor. Altından yapılmış bir nesne.
  • We need to encase the bomb in an airtight temperature-controlled bubble.
    Bombayı, hava geçirmez, sıcaklık kumandalı bir hava kabarcığı içine koymamız gerekiyor.
  • You're bluffing. I'm not the only one carrying a remote trigger The entire bank is monitored via satellite by an off-site team
    Blöf yapıyorsun. Aynı denklaşörü tek ben taşımıyorum. Tüm banka, banka dışında çalışan bir takım tarafından izleniyor uydudan.
  • We appreciate your coming in to talk to us, but there's nothing we can do We have an obligation to report such things
    Bizimle konuşmaya gelmenizi takdir ediyoruz, ama yapabileceğimiz herhangibirşey yok.Bu tarz şeyleri rapor etmek zorundayız
  • All we do, even eating must be an act of love.
    Bizim yaptığımız herşey, yemek yemek bile bir sevgi hareketi olmalı.
  • There's a plane waiting to take us
    to Miami in an hour.
    Bizi bir saat sonra Miami'ye götürmek için
    bir uçak bekliyor.
  • We're scientists! Excuse us. We have to do an inquiry.
    Biz, bilim adamlarıyız. Bizi mazur görün. Bir araştırma yapmamız lazım.
  • We should have made you an ambassador.
    Biz sizi büyükelçi yapmalıydık.
  • Have we ever known her to attack an adult and accuse them of lying?
    Biz onu bir yetişkine saldırdığını ve onları yalan söylemekle suçladığını hiç biliyor muyuz?
  • When one paints an ideal, one does not need to limit one's imagination.
    Ellen Key
    Birisi bir ideali resme dönüştürürse,hayal gücünü sınırlamaya ihtiyacı yoktur.
  • All of a sudden you're taking interest in what I do You have an opinion about my life now?Okay, you listen to me.I am getting married,|the day after tomorrow and...You are going to come to my wedding, -- and you are going to sit there, |and enjoy it, and support me.
    Birdenbire ne yaptığımla ilgilenmeye başlıyorsun. Hayatım hakkında bir fikrin var artık?Peki, dinle beni, yarından sonra evleniyorum ve…sen düğünüme geleceksin – ve orada oturup eğlenecek ve beni destekleyeceksin.
  • He's kind of an idiot.
    Biraz salaktır.

  • When I see an egg I could look at it for hours.
    Bir yumurta gördüğüm zaman, saatlerce ona bakabilirdim.

16,338 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025