go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 935 kişi  10 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri
Top 5000 » married

married

married, married, marrying, marries
s. evli
  • Helen and I were married 42 years. She died very suddenly.
    Helen ve ben 42 yıl evliydik. O aniden ölmüştü.
  • No, the worst thing that could happen is she falls in love with you, you get married.
    Hayır, olabilecek en kötü şey, sana aşık olması, evlenmeniz.

  • Oh, oh, no-no-no. I'm not married.
    Hayır, hayır, hayır. Evli değilim.

  • We were gonna go to Europe next month
    and get married on her birthday.
    Gelecek ay Avrupa'ya gidecek ve
    doğum gününde evlenecektik.
  • I’m married and I have three wonderful children.
    Evliyim ve üç harika çocuğum var.

  • It's a shame you're married.
    Evli olman çok yazık.

  • That married couples can live together day after day is a miracle that the Vatican has overlooked.
    Bill Cosby
    Evli çiftlerin günbegün birlikte yaşayabilmesi Vatikan'ın görmezden geldiği bir mucizedir.
  • They got married and then there was a party With the thunder of the artillery and shells bursting all around. .I think people were even dancing.Someone had an accordion.
    Evlendiler ve sonra bir parti oldu. Gökgürültüsüne benzer top patlamaları ve infilak eden bombalarla çevrede. Sanırım, insanlar dans bile ediyorlardı. Birisinin akordiyonu vardı.
  • He came to understand that the woman he had married was false
    Evlendiği kadının yanlış kişi olduğunu eninde sonunda anladı.
  • Get married. Have babies. Have a great life.
    Evlen. Çocuk yap. Harika bir hayat yaşa.

  • So are you really married?
    Demek gerçekten evlisin?

  • Then the man bought a lovely house on the edge of the town. A big house, a huge garden...They married and they moved in.
    Daha sonra adam kasabanın kenarında çok güzel bir ev satın aldın. Büyük bir ev, büyük bir bahçe... Evlendiler ve daha sonra eve taşındılar.
  • So did you hear Claire's getting married?
    CIaire'in evleniyor olduğunu duydun mu?

  • Charlie, if you don't want to get
    married in June, we don't have to.
    Charlie, eğer Haziran'da evlenmek
    istemiyorsan, zorunda değiliz.
  • It's so encouraging to see someone
    happily married around here.
    Burada birinin mutlu bir evliliği
    olduğunu görmek cesaret veriyor.
  • Suddenly they're getting married?
    Birden evlenmeye mi karar verdiler?
  • You'll love each other, but
    she's married to a cop
    Birbirinize aşık olacaksınız,
    ama o bir polisle evli olacak.
  • Getting divorced just because you don't love a man is almost as silly as getting married just because you do.
    Zsa Zsa Gabor
    Bir erkeği sevmediğiniz için boşanmak, bir erkekle sadece sevdiğiniz için evlenmek kadar aptalcadır.
    Zsa Zsa Gabor
  • A boy slapped his face, and she fell in love with that boy. He was expelled from university,then she married him.He's an aeroplane engineer now
    Bir çocuk yüzüne tokat attı. O da bu çocuğa aşık oldu. Çocuk üniversiteden kovuldu ve sonra evlendiler. O çocuk şimdi bir uçak mühendisi.
  • I know-- I've been married twice.
    Biliyorum-- iki kez evlendim.


485 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024