go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 898 kişi  28 May 2024 
 En çok kullanılan kelimeler
 En çok kullanılan fiiller
 Sınav Kelimeleri
 Diğer
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

him
zm. onu, ona, o
  • That's what you're punishing him for?
    Bu yüzden mi onu cezalandırıyorsun?

  • Will he ever take off that raincoat? Maybe we could get it cleaned with him still inside.
    Bu yağmurluğu hiç çıkarıyor mu? Belki de o da içindeyken temizleyebiliriz.
  • Didn't you talk
    with him this morning?
    Bu sabah konuşmadınız mı siz?
  • Okay, I want you to look at this picture and think of all the places you might have seen him.
    Bu resimlere bakıp onu görmüş olabileceğiniz yerleri düşünmenizi istiyorum.

  • May we have him to announce this important news?
    Bu önemli haberin duyurusunu yapması için onu buraya çağırabilir miyiz?
  • That should keep him away for a while.
    Bu onu bir süre uzak tutar.
  • lt would have cost him $1 5,000...
    Bu ona 15.000 dolara patlayabilirdi...

  • That's him.
    Bu o.

  • I thought that the longer this went on the wilder he would get, and so would bring on a fit, so I took him by the hand and raised him up.
    Bu ne kadar uzun sürerse o kadar vahşileşir diye düşündüm ve bu yüzden onu forma getirdim,böylece elle tuttum ve havaya kaldırdım.
  • You have to bring
    him in right away.
    Bu işe onu da dahil etmelisin.
  • That was the third bank in two weeks to turn him down...
    Bu iki hafta içinde onu geri çeviren 3. bankaydı...

  • We must watch him tonight.
    Bu gece onu izlemeliyiz.
  • I thought it well to leave him in this mood, and so I came away.
    Bu durumda onu terketmenin doğru olduğunu düşündüm,bu yüzden uzaklaştım.
  • That means you'll have
    to clean up after
    him and feed him.
    Bu demek oluyor ki, onu temizleyip
    beslemek zorunda olacaksın.
  • We spent $10 million training this kid, and we did not teach him how to talk to a girl?
    Bu çocuğu eğitirken on milyon dolar harcadık ve ona bir kızla nasıl konuşulacağını öğretmedik.
  • The droopy thing is Mike.
    We call him Joe College.
    Bu baygın tip de Mike.
    Ona kolejli Joe deriz.
  • This man's guilt is so evident hat we find him guilty of murder one...
    Bu adamın suçu o kadar aşikar ki, cinayetin bir numaralı suçlusu olarak onu bulduk.
  • Brian, will you
    read him in?
    Brian, okur musun?
  • So he took the papers with him and went away, and I sit here thinking, thinking I don't know what.
    Böylece gazeteleri yanına aldı ve uzaklaştı.ve ben burada oturuyorum,düşünüyorum düşünüyorum ne yapacağımı bilmiyorum.
  • He did not turn it all the way round as he felt his neck becoming stiff, but it was nonetheless enough to see that nothing behind him had changed, only his sister had stood up.
    Boynunun tutulduğunu hissettiğinde yol boyunca dönmedi,bununla beraber arkasında birşey değimediğini bilmek yeterliydi,sadece kızkardeşi ayağa kalkmıştı.

3,754 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024