go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 201 kişi  18 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

with

ed. ile, birlikte
  • You're in love with him.
    Ona aşıksın, değil mi?

  • I have been saddled with debts for fifteen years. My hopes of clearing them by selling some furniture came to nothing.
    On beş yıldır borç batağındayım. Biraz mobilya satarak bu borçları kapatma umutlarım boşa çıktı.
  • Fake dinner plans
    with your fake husband?
    Olmayan eşinle, olmayan akşam
    yemeğine mi?
  • The ones that crossed the ocean.. that brought with us to America.. the villages of Russia and Lithuania.And how we struggled...and how we fought...for the family...for the Jewish home
    Okyanusu geçip bizimle Amerika’ya getirilenler..Rusya ve Letonya’nın köyleri. Nasıl mücadele ettik ve nasıl çarpıştık ailelerimiz için…Yahudi evleri için.
  • The ones that crossed the ocean...that brought with us to America...
    Okyanusu geçip bizimle Amerika’ya getirilenler…
  • That was the problem with reading: you always had to pick up again at the very thing that had made you stop reading the day before.
    Nicholson Baker
    Okumayla ilgili problemdi:önceki gün senin okumanı durduran çok şeyi her zaman tekrar toparlamak zorundasın.
  • When combined with oxygen and a little heat, it will cause a rapid expansion.
    Oksijen ve az miktarda ısıyla birleştiğinde, ani genleşmeye sebep olacaktır.
  • Oh, Mina, I am so happy that I don't know what to do with myself.
    Oh,Mina,o kadar mutluyumki kendimle ne yapacağımı bilmiyorum.
  • Oh, Madam Mina, I know that the friend of that poor little girl must be good, but I had yet to learn? He finished his speech with a courtly bow.
    Oh,Madam Mina,o zavallı küçük kızın arkadaşının iyi olması gerektiğini biliyorum,sonunda öğrenmek zorunda kaldım,o,konuşmasını kibar bir selamla bitirdi.
  • Oh, then we have three days yet, said Holmes with a yawn.
    Oh, o zaman henüz üç günümüz var dedi Holmes esnemeyle.
  • Oh, and you have to speak with a British accent.
    Oh, bir de İngiliz aksanıyla konuşmak zorundasın.

  • After your son died I had an affair That was just an affair.. the kind that is mentionedin the press, with a politician.
    Oğlun öldükten sonra, bir ilişkim oldu. Basit bir ilişki...bir politikacıyla, basında çıkacak türden.
  • I don?t like living with my son and daughter-in-law. I feel like a fifth wheel.
    Oğlum ve gelinimle yaşamak istemiyorum,ekstra bir kişi canım çekiyor.
  • What's wrong with the one in your office?
    Ofisindekinin nesi var?

  • I will dance the whole night through with you in my rooms.
    Odalarımda bütün gece seninle dans edeceğim.
  • He may have been driven away by the one woman, and may be living with another.
    O,bir kadın tarafından uzaklaştırılmış,ve diğeriyle yaşıyor olabilir.

  • After he confirms the liquid is authentic you'll switch the vial with another one containing water and a radioactive isotope so that we can track via satellite.
    O, sıvının otantik olduğunu onayladıktan sonra, küçük şişeyi içi su ve radyoaktif izotop bulunan başka bir şişeyle değiştireceksin, böylece uyduyu takip edebileceğiz.
  • lt belongs to our depositors and we can't gamble with it.
    O, kiracılarımıza ait.O yüzden onunla kumar oynayamayız.
  • Oh, fabulous! You're welcome to hang out with us, Bob!
    O, harika! Tabii ki bizimle takılabilirsin, Bob!
  • He was on his way to a meeting with Tino Zapatti, a drug dealer.. ... whose only distinction was being a nephew to Paul Zapatti, a mafia boss.
    O, diğerlerinden tek farkı mafia babası olan Paul Zapatti'nin yeğeni olan Tino Zapatti adında bir uyuşturucu satıcısıyla görüşmeye gidiyordu.

26,386 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024