go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1185 kişi  18 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

a

i. lâ [müz.], pek iyi
  • You're right. I'm a sleazeball.
    Haklsın. Ben haytanın tekiyim.

  • You got a point.
    Haklıymışsın.

  • Right, I can never hate her. I despise myself for not being able to hate a shallow person like her.
    Haklısın, ben ondan hiçbir zaman nefret edemeyeceğim. Onun gibi kötü bir insandan nefret edemediğim için kendimi hor görüyorum.
  • I’m going to rob a bank next week.
    Haftaya bir banka soyacağım.

  • I work 6:00 a.m. to midnight, seven days a week.
    Jerry Falwell
    Haftanın yedi günü sabah 6.00'dan gece yarısına dek çalışıyorum.
  • I took my week's salary...bought myself a suitcase full of fish and chips...
    Haftalık maaşımı aldım…ve kendime bir bavul dolusu balık ve patates kızartması satın aldım...
  • Not the once-a-week for 80 bucks. No. You need a team.
    Haftalık 80 dolara olan yerlerden değil. Hayır. Senin bir takıma ihtiyacın var.

  • It's been over for weeks.
    Garner was supposed to give me a month.
    Haftalar önce bitmişti.
    Garner bana bir ay vereceğine...
  • 60 hours a week on average.. for 1,000 euros. That's above average.
    Haftada yaklaşık 60 saat çalışıyor,1000 Euro karşılığında. Bu ortalamanın üstünde bir durum.

  • I vividly remember bowling 20 + games a day, 2 or 3 times a week.
    Joe Tex
    Haftada iki yada üç kez,bir günde 20 bowling+oyunlar oynadığımı çok iyi hatırlıyorum.
  • It starts with a slight fever, dryness of the throat. When the virus penetrates, the victim becomes dizzy and begins to experience hallucinations.
    Hafif bir ateşle ve boğaz kuruluğu ile başlıyor. Virüs yayıldıkça, kurban sersemliyor ve halüsülasyonlar görmeye başlıyor.
  • A memory is a beautiful thing, it's almost a desire that you miss.
    Gustave Flaubert
    Hafıza güzel bir şeydir, kaçırırsanız bu neredeyse bir istektir.
  • Come on, have a look
    at the sistine chapel.
    Hadi, Sistine Chapel'e bakalım.
  • Come on,I'll buy you a drink.
    Hadi, sana bir içki ısmarlayayım.

  • C'mon, a little more Hey, daddy! Your kid's a genious,he gets them all! Check out the computer Chavelo brought.
    Hadi, biraz daha, lütfen baba! Senin çocuğun bir dahi! Herşeyi de biliyor.
  • Let's go out on the terrace. It's a beautiful night. We can look at the stars.
    Hadi terasa çıkalım. Güzel bir gece. Yıldızlara bakabiliriz.
  • Really? You're usually
    such a hit with the ladies.
    Hadi canım? Genelde
    kızlar sana bayılırdı ama.
  • Let's get this guy out. Are you realising what we're dealing with? This is a volcano.- All we can do is get out of its way.
    Hadi bu adamı dışarı çıkaralım. Neyle uğraştığımızın farkında mısın?Bu bir volkan – Tüm yapabileceğimiz yolundan çekilmek.
  • Come on, Judith, you can't expect a man to sleep in his car.
    Hadi ama Judith, bir adamın arabasında uyumasını bekleyemezsin.

  • Come on, Brian, I spend half
    the day in a dirty diaper.
    Hadi ama Brian, günün yarısını
    kirli bezle geçirdim.

91,185 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025