En çok kullanılan kelimeler
En çok kullanılan fiiller
Boşluk doldurma (kelimeler)
Boşluk doldurma (fiiller)
Kelime tamamlama
Fiil tamamlama
Kelime Eşleştirme
Fiil Eşleştirme
Kelime Telaffuzları
Fiil Telaffuzları
Fiil çekim testleri
|
Top 5000 » can'tf. yapamamak, edememek - Oh, sweetie, you can't blame yourself.
Tatlım, sadece kendini suçlamamalısın
- Oh, good Lord, Charlie,
you can't compete with a horse. Tanrı’m, Charlie, bir atla
rekabet edemezsin. - God, I can't believe
what we're talking about. Tanrım, konuştuklarımıza inanamıyorum. - Oh, God, I can't do this.
Tanrım, ben bunu yapamayacağım.
- Okay... new rule-- you can't drink
while we watch cable television. Tamam, yeni kural. Kablolu Tv'yi
izlerken içki içemezsin. - And we can't put'em on a plate
or eat'em off the counter. Tabağa da koyamazsın,
tezgâhtan da yiyemezsin. - Look at this place. I can't wait to get it cleaned.
Şuraya bak. Bir an evvel temizlettirmek istiyorum.
- I can't recall that actress's name. Do you know her name?
Şu oyuncunun adını hatırlayamıyorum. Sen biliyor musun adını? - They're now pretty much exposed we can't use them anymore.
Şu anda oldukça fazla bozulmuşlar. Artık onları kullanamayız. - At present I can't accept the holy charity of this monastery.
Şu anda bu manastırın kutsal bağışını kabul edemem. 03.08.2009 neslitukenmis !- So far, all the alibis check out
except for this one guy I can't find. Şu ana kadar bulamadığım şu adam
hariç bütün mazeretler doğrulandı.
- Already? Can't you stay awhile?
Şimdiden mi? Biraz daha kalamaz mısın?
- Now she can't stay even if she
gets rid of it. Şimdi köpeği atsa bile
orada kalamaz. - I can't talk now, Dad. I'm about to get lucky with an older woman.
Şimdi konuşamam, baba. Benden yaşlı bir kadınla şansımı deniyorum.
- Now I can't remember it.
Şimdi hatırlayamıyorum.
- Well, you can't do this.
This is very serious. Şey, bunu yapamazsın.
Bu çok ciddi. - The sugar makes my ankles swell up, and I can't dance.
Şeker bileklerimin şişmesine neden oluyor ve dans edemiyorum.
- Don't even mention the word disc Sungkuk!l can't do this with you guys!
Sungkuk, o disk sözcüğü ağzına bile getirme! Arkadaşlar bunu sizinle birlikte yapamayacağım. - Stewie, I can't physically
see what you're pointing at. Stewie, fiziksel olarak neyi işaret
ettiğini göremiyorum. - My final production is about to start in five minutes. I can't wait.
Son prodüksiyonum beş dakika içinde başlamak üzere. Sabırsızlanıyorum.
4,007 c?mle
|