go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 648 kişi  06 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

when

ünl. ne zaman
zf. dığı zaman
  • Ask him what his next record will be and when he recorded it, and ask him where.
    Sonraki plağının ne olacağını ve ne zaman kaydedeceğini sor ve nerede olacağını sor.

  • Recently he has been drinking hard, and yesterday evening he was very drunk; and when I came upstairs there was the key in the door.
    Son zamanlarda çok fazla içiyor,ve dün akşam çok sarhoştu,üst kata geldiğimde anahtar kapıdaydı.
  • You know you've read a good book when you turn the last page and feel a little as if you have lost a friend.
    Paul Sweeney
    Son sayfayı çevirip sanki bir arkadaşını kaybetmiş gibi hissettiğinde iyi bir kitap okuduğunu bilirsin.
  • So when Sollozzo is being guarded,
    he's invulnerable.
    Sollozzo'ya koruma altındayken
    dokunamayız.
  • I just need to know whether to wash it or throw it away when you're done.
    Siz kullandıktan sonra yıkamalıyım mı, yoksa atmalıyım mı? Bunu bilmek istiyorum.

  • He went to Brazil with his mother and 2 sisters, to find their fortune. When they returned they were apparently wealthier than before they left, but mother was dead.They came back and built that little house.
    Servetlerini bulmak için annesi ve iki kızkardeşiyle Brezilya'ya gitti. Döndüklerinde ayrılmadan önceki hallerinden çok belirgin bir şekilde daha zengindiler, ama anneleri ölmüştü. Geri geldiler ve şu evi yaptılar.
  • it's like a free-floating life raft. You never know when you are going to need it.
    Serbestçe yüzen bir can kurtaran sandalı gibi bir şey. Ne zaman ihtiyacın olacağını bilemezsin.
  • When I was your age, I was all by myself in the world.
    Senin yaşındayken, tamamen yapayalnızdım.

  • And when he sees you blatantly
    disregard the rules of the road,
    Senin de tüm kuralları göz göre göre
    ihlâl ettiğini gördüğünde,...
  • I warn you, hold on tight, because you're gonna faint when you hear it
    Seni uyarıyorum, sıkı dur, çünkü duyduğunda bayılacaksın.
  • Do you remember how it felt when I found you on the beach and I told you that it was over?
    Seni sahilde bulduğumda ve her şeyin geçtiğini söylediğimde nasıl hissettiğini hatırlıyor musun?
  • -Didn't I say to you When I first saw you, you had.. ...a sort of aura that all actors and actresses have.
    -Well, since you're a playwright, maybe you could use me sometime.
    Seni ilk gördüğümde senin tüm kadın ve erkek oyuncularında olan ışığa sahip olduğunu söylemedim mi?
    -Peki, bir oyun yazarı olduğun için belki beni bir ara değerlendirirsin.
  • I remember you. You're from Salt Lake. You sold us the plane tickets when we flew here.
    Seni hatırlıyorum. Salt Lake'densin. Uçakla buraya geldiğimizde, bize bilet satmıştın.
  • When I met you.. opposing feelings of pride and guilt take hold of me.That's when I'd like to beat your side...to feel protected in your arms...
    Seni gördüğümde zıt duygular olan gurur ve suçluluk duygusu sardı beni. Ne zaman sana vurmak istesem, senin kollarında kendimi güvende hissediyordum.
  • I just want to know you better. And when something's bothering you I want to know about it. Because it's my problem, too.
    Seni daha yakından tanımak istiyorum. Ayrıca canını sıkan bir şey olduğunda bundan haberdar olmak istiyorum. Çünkü bu benim de sorumdur.
  • We were taking bets on when you were gonna come around I've lost 30 credits already. I guess I'm just too much of an optimist.
    Sen buraya gelirken biz bahislere başlamıştık. Ben 30 kredi kaybettim bile.Sanırım fazlasıyla iyimserim.
  • We were running molasses
    from Havana when you were a baby.
    Sen bebekken,
    Havana'dan şeker pancarı taşırdık.
  • l'll buy you lunch You can repay me when you're famous.
    Sana yemek ısmarlayayım, ünlü olunca borcunu ödersin.
  • Do you remember, when first bought you a bicycle? You were very happy. But you crashed into my father's legs.
    Sana ilk bisiklet alındığı zamanı hatırlar mısın? Çok mutluydun ama babamın bacağına çarpmıştın.
  • He talks too much about his health, but when you get to be his age, it's understandable.
    Sağlığıyla ilgili çok fazla konuşuyor ama sen onun yaşına geldiğinde bu anlaşılır bir şeydir.

13,188 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024