go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1597 kişi  06 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

we

zm. biz
  • I remember one time we were walking towards Eighth Street.
    Bir zamanlar 8. caddeye doğru yürüdüğümüzü hatırlıyorum.
  • I haven't spoken to her for a year, but we established a protocol for making contact. I'll try and reach her. For now, you deserve to get on with your life.
    Bir yıldır kendisi ile konuşmadım, ama temas kurma amacıyla bir protokol belirledik. Gayret edip ona ulaşacağım. Şimdilik karınla işine gücüne bakmayı hak ettin.
  • As an adult, we understand even if you ruin an appetite there's another appetite coming right behind it.
    Bir yetişkin olarak, biliyoruz ki bir kere iştahınızı kestiğinizde arkasından hemen bir tane daha geliyor.

  • Are we living some kind of lie? What'll I find out next? That you are married?
    Bir yalan mı yaşıyoruz seninle? Daha başka ne öğreneceğim (senin hakkında)? Evli olduğunu mu?
  • Are we living some kind of lie? What'll I find out next? That you are married?
    Bir tür yalanı mı yaşıyoruz? Daha sonra ne öğreneceğim? Evli olduğunu mu?
  • If we can't afford to do
    anything, they can't.
    Bir şeye bizim gücümüz yetmiyorsa,
    onların gücü de yetmez.
  • Oh,one more thing.I'm sorry
    we haven't talked recently,
    Bir şey daha var. Son zamanlarda
    konuşamadığımız için kusura bakma...
  • Well, I'm glad we got that settled.
    Bir sonuca bağladığımıza sevindim.

  • We had hardly reached the hall when we heard the baying of a hound, and then a scream of agony, with a horrible worrying sound which it was dreadful to listen to.
    Bir köpek havlaması duyduğumuzda neredeyse girişe varmıştık,sonrasında dinlemesi korkuç olan üzücü berbat bir üzüntü sesi eşliğinde, bir ızdırap çığlığı.
  • Once again, we were separated
    and I was vulnerable!
    Bir kez daha, biz ayrıydık ve
    ben incinebilir durumdaydım!
  • How do we measure a man's life?
    Bir insanın hayatını nasıl ölçeriz?

  • Have we received a gift?
    Bir hediye aldık mı?
  • We always knew this day would come.
    Bir gün,bu günün geleceğini biliyorduk.

  • Someday, we may be able to locate an unhealthy risk factor in our DNA and remove it.
    Bir gün DNA'mızdaki zararlı bir risk faktörünü tespit edebilir ve onu yok edebiliriz.
  • Wait a minute. Where are we gonna find a judge who'll let us tap, Quinn?
    Bir dakika bekle. Bizim telefon dinleme aygıtı kullanmamıza izin verecek bir yargıcı nerede bulacağız, Quinn?
  • We expect.. ...a lot of VIP' Yes, we've booked the artist This occasion can't just come and go. We must record it.
    Bir çok VIP’in gelmesini bekliyoruz. Evet, sanatçıyı ayarladık. Bu fırsat öyle gelip gidemez. Bunu kaydetmeliyiz.
  • Remember when you said that we could have another baby?
    Bir bebeğimiz daha olabileceğini söylediğin zamanı hatırlıyor musun?
  • Should we call a lawyer or the police?
    Bir avukata ya da polise gitmemiz gerekir mi?

  • You felt we had a deal. A deal connotes reaching some point of equality. I'm afraid there's never been anything equal about us.
    Bir anlaşmamız olduğunu hissediyordun. Anlaşma, bir eşitlik noktasına varma anlamına gelir. Korkarım bizimle ilgili eşit hiçbir şey asla mevcut olmadı.
  • We don't... We don't even know why she's coming.
    Bilmiyor muyuz?. niye geldiğini bile
    bilmiyor muyuz?

20,398 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025